yalım |
<< OTü yalın/yalım alev, parıltı < ETü yal- yanmak, parlamak +In |
|
yalın |
<< ETü yalıŋ çıplak < ETü yalın- soyunmak, soyulmak +I(g) |
|
yalıt|mak |
< TTü yalın- soyunmak |
|
yallah |
~ Ar yā-llāh ياالله ya allah |
|
yalnız |
<< ETü yalıŋuz/yalŋus yalnız < ETü yalıŋ a.a. +Uz |
|
yalpa |
[ Ahmed Vefik Paşa, Lehce-ı Osmani, 1876] < ? Not: TTü yalpa-mak "ezilmek, yassılmak" fiiliyle birleştirilmesi mümkün görünmüyor. TTü yelpe-mek "rüzgârda sallanmak, kanat çırpmak" fiiliyle ilişkisi ses bakımından problematiktir. Benzer sözcükler: yalpalamak, yalpalanmak, yalpalı 10.12.2015 |
|
yaltak |
<< TTü yaldak kuyruk sallayan, dalkavuk (< TTü yaldan- (köpek) kuyruk sallamak +Uk <? TTü yal köpek yemeği ) |
|
yalvaç |
<< ETü yalāvaç/yalāvar elçi, haberci |
|
yalvar|mak |
<< ETü yalvar- dil dökmek <? ETü yalıġ dil? +(g)Ar- |
|
yama |
<< ETü yamaġ yama < ETü yama- +I(g) |
|
yama|mak |
<< ETü yama- eklemek <<? ETü *yana- +(g)A- < ETü yan |
|