yad1 |
<< ETü yāt yabancı |
|
yad2 |
~ Fa yād ياد anma, hatırlama << OFa ayād ≈ Ave yāta- a.a. |
|
yadırga|mak |
< TTü yad yabancı +IrgA- |
|
yadigâr |
~ Fa yādegār ياده گار andıç, anımsatan şey (§ Fa yāda ياده anı + Fa kardan, kār- كردن, كار yapmak ) << OFa ayādgār a.a. |
|
yadsı|mak |
< TTü yad yabancı +sI- |
|
yafta |
[ Meninski, Thesaurus, 1680] ~ Fa yāfte يافته [pp.] bulmuş, bulunmuş < Fa yāftan, yāb- يافتن, ياب bulmak, elde etmek +a << OFa ayāftan, ayāb- a.a. Not: Türkçe güncel anlamı rağbet yafte "eskiden saraya tahsis edilen evlerin kapısına asılan beyanname" deyiminden türemiştir. Benzer sözcükler: yaftalamak, yaftalanmak 14.11.2019 |
|
yağ |
<< ETü yāġ hayvansal yağ veya süt yağı |
|
yağ|mak |
<< ETü yaġ- yağmur veya kar yağmak |
|
yağdanlık |
< TTü yağdān yağ kabı +lIk § TTü yağ + Fa +dān kap, mahfaza |
|
yağı |
<< ETü yaġı düşman |
|
yağır |
<< ETü yaġır sürtünmeden oluşan yara, yanık <? ETü *yaġ- yanmak/yakmak |
|