yadigâr |
~ Fa yādegār ياده گار andıç, anımsatan şey (§ Fa yāda ياده anı + Fa kardan, kār- كردن, كار yapmak ) << OFa ayādgār a.a. |
|
yadsı|mak |
< TTü yad yabancı +sI- |
|
yafta |
~ Fa yāfte يافته [pp.] bulmuş, bulunmuş < Fa yāftan, yāb- يافتن, ياب bulmak, elde etmek +a << OFa ayāftan, ayāb- a.a. |
|
yağ |
<< ETü yāġ hayvansal yağ veya süt yağı |
|
yağ|mak |
<< ETü yaġ- yağmur veya kar yağmak |
|
yağdanlık | ||
yağı |
<< ETü yaġı düşman |
|
yağır |
<< ETü yaġır sürtünmeden oluşan yara, yanık <? ETü *yaġ- yanmak/yakmak |
|
yağız |
<< ETü yaġız kahverengi, yanık renk (≈ ETü yaġır sürtünme sonucu meydana gelen yara, yanık ) < ETü *yak- yakmak +Uz |
|
yağma |
<< TTü yakma < ETü yak- +mA |
|
yağmur |
<< ETü yaġmur yağmur < ETü yaġ- +mUr |
|