vibrato |
~ İt vibrato müzikte sesi titretme << Lat vibratus [pp.] titreşimli < Lat vibrare titreşmek +()t° |
|
vibriyon |
~ YLat vibrion titreşimli kuyruğu olan bir tür bakteri |
|
vicahen |
~ Ar wicāhan وجاهاً [zrf.] yüz yüze, yüzüne karşı < Ar wicāh وجاه [#wch fiˁāl msd.] yüzleşme +an < Ar wacaha وَجَهَ yöneldi, yüzünü bir yöne çevirdi |
|
vicdan |
~ Ar wicdān وجدان [#wcd fiˁlān msd.] 1. bulma, aklına getirme, 2. şiddetli gazap, tasavvufta vecd hali, kendinden geçme < Ar wacada وَجَدَ buldu |
|
vida |
~ Ven vida 1. asma filizi, 2. burgulu çivi, civata ~ Lat vitis asma, asma filizi, helezon |
|
vidanjör |
"lağım boşaltıcı araç" [ Cumhuriyet - gazete, 1945] ~ Fr vidangeur lağımcı < Fr vidanger boşaltmak (özellikle su deposu ve lağım çukuru) +(t)or < Fr vide boş << OLat *vacitus [pp.] a.a. < Lat vacare boşaltmak +()t° → vakum 08.10.2017 |
|
videla |
~ İsp videla dana << Lat vitellus [küç.] danacık < Lat vitulus bir yaşına gelmiş sığır, dana +ell° ≈ Lat vetus yaş |
|
video |
~ İng video cassette recorder video kaset kayıt cihazı ~ Lat video görüyorum < Lat videre, vis- görmek << HAvr *wei̯d- a.a. |
|
vido |
~ İt vedo «görüyorum», bazı iskambil oyunlarında iddiayı ikiye katlama < İt vedere görmek << Lat videre, vis- a.a. |
|
vigilante |
~ İng vigilante nöbetçi, özellikle yasadışı zorba grubu gözcüsü ~ İsp vigilante nöbetçi, gözcü < Lat vigil uyanık kişi, nöbetçi +ent° < Lat vigēre canlı olmak, uyanık olmak |
|
vikaye |
~ Ar wiḳāya(t) وِقاية [#wḳy fiˁāla(t) msd.] koruma, sakınma < Ar waḳā وَقَا korudu, sakladı, sakındı |
|