UFO |
İngilizce UFO "uçan daire" sözcüğünden alıntıdır. İngilizce sözcük İngilizce unidentified flying object "«teşhis edilemeyen uçan cisim»" sözcüğünün kısaltmasıdır. |
|
ufuk |
Arapça Afḳ kökünden gelen ufḳ اُفق "uç, öte, dünyanın veya gökyüzünün ucu" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça afaḳa "aştı" fiilinin fuˁl vezninde türevidir. |
|
ufunet |
Arapça ˁfn kökünden gelen ˁufūna(t) عفونة "kokuşma, çürük su kokusu" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁafina عفن "kokuştu, çürüdü" fiilinin fuˁūla(t) vezninde masdarıdır. |
|
uğra|mak |
Eski Türkçe oġra- veya uġra- "1. kast etmek, hedeflemek, saldırmak, 2. rast gelmek, denk gelmek" fiilinden evrilmiştir. Eski Türkçe fiil Eski Türkçe uġur "kasıt, fırsat" sözcüğünden Eski Türkçe +(g)A- ekiyle türetilmiştir. |
|
uğrak |
Türkiye Türkçesi uğra- fiilinden Türkiye Türkçesinde +Uk ekiyle türetilmiştir. |
|
uğraş |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) Türkiye Türkçesi: "çarpışma, mücadele" [ Mercimek Ahmed, Kâbusname terc., 1432]şöyle ki bir gün oğraş günine tüş gelürsüŋ Türkiye Türkçesi: [ Meninski, Thesaurus, 1680]oğraş: dögüş. Praelium, conflictus, congressus [çatışma, karşılaşma]. Köken Türkiye Türkçesi uğra- "yoluna çıkmak, çatmak" fiilinden Türkiye Türkçesinde +Iş ekiyle türetilmiştir. Daha fazla bilgi için uğra- maddesine bakınız. Ek açıklama Türkçe “çatışma” ifade eden sözcüklerde +Iş ekinin ikili kullanımı dikkat çekicidir. Karş. savaş/savaş-, güreş/güreş-, dalaş-/dalaş, uğraş/uğraş-. 11.06.2015 |
|
uğraş|mak |
Eski Türkçe uġraş- "karşılıklı gelmek, rastlaşmak" fiilinden evrilmiştir. Eski Türkçe fiil Eski Türkçe oġra- veya uġra- "rast gelmek" fiilinden Eski Türkçe +Iş- ekiyle türetilmiştir. Bu sözcük Eski Türkçe oğur "denklik, tesadüf" sözcüğünden Eski Türkçe +(g)A- ekiyle türetilmiştir. |
|
uğru |
Eski Türkçe oġrı veya uġrı "hırsız" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe oġra- veya uġra- "kast etmek, saldırmak, fırsat olmak, denk gelmek" fiili ile eş kökenlidir. |
|
uğul |
"pes perdeden vızıltı sesi, arı sesi" Ses yansımalı sözcüktür. |
|
uğur |
Eski Türkçe oġur veya uġur "1. kasıt, 2. fırsat, denklik, tesadüf, 3. (Oğuzca) rastlık, şans" sözcüğünden evrilmiştir. |
|
uğurla|mak |
Eski Türkçe uġurla- "zaman ve fırsat kollamak, hırsızlık yapmak" fiilinden evrilmiştir. Eski Türkçe fiil Eski Türkçe oġur veya uġur "fırsat" veya Eski Türkçe oġrı veya uġrı "hırsız" sözcüğünden alıntıdır. |
|