tesniye |
~ Ar taṯniya(t) تثنيّة [#s̠ny tafˁila(t) II msd.] ikileme, Arapça sözcüğün ikil hali ~ Ar s̠anā ikiledi, ikiye katladı |
|
tespih |
~ Ar tasbīḥ تسبيح [#sbḥ tafˁīl II msd.] (Allah'ı) övme, yüceltme, sübhaneke duasını söyleme < Ar sabbaḥa سَبَّحَ [II f.] övdü, yüceltti |
|
tespit |
~ Ar taṯbīt تثبيت [#s̠bt tafˁīl II msd.] sabitleme, kalıcı kılma < Ar ṯabata ثَبَتَ kaldı |
|
test |
~ İng test deneme, sınav < İng to test altın ve gümüşü sınamak [esk.], denemek, sınamak ~ EFr test altın ve gümüş tahlili için kullanılan toprak kâse << Lat testa saksı, kâse |
|
testere |
~ Fa dastarre دستارّه el bıçkısı § Fa dast دست el + Fa arre ارّه bıçkı |
|
testi | ||
testis |
~ İng testis husye < Lat testis 1. tanık, şahit, 2. (mec.) erkekliğin delili, husye << ALat *tristis üçüncü (kişi) (Kaynak: EM sf. 1217) |
|
testosteron |
~ İng testosterone [abb.] testiste üretilen erkek cinsellik hormonu ☼ (İlk kullanım: 1935 K. David, Alm. kimyacı.) < İng testicular steroid hormone |
|
tesviye |
~ Ar taswiya(t) تسوية [#swy tafˁila(t) II msd.] eşitleme, dengeleme < Ar sawiya سَوِىَ denk idi |
|
teşbih |
~ Ar taşbīh تشبيه [#şbh tafˁīl II msd.] benzetme < Ar şabiha شَبِهَ benzedi, gibi idi |
|
teşci |
~ Ar taşcīˁ تشجيع [#şcˁ tafˁīl II msd.] yüreklendirme < Ar şacuˁa شجع cesur idi, yiğitlik etti |
|