teessür |
~ Ar taˀaṯṯur تأثّر [#As̠r tafaˁˁul V msd.] etkilenme < Ar aṯṯara أَثَّرَ [II f.] tesir etti, etkiledi < Ar aṯar أثر eser, iz |
|
teessüs |
~ Ar taˀassus تأسّس [#Ass tafaˁˁul V msd.] tesis edilme, temellenme < Ar uss اسّ temel, baz |
|
tefeci |
< TTü defe/tefe varak destesi ~ Ar daffa(t) دَفَّة [#dff] 1. kapı veya pencere kanadı, 2. kitabın ön ve arka kapağı |
|
tefek |
< ? [ikil.] |
|
tefekkür |
~ Ar tafakkur تفكّر [#fkr tafaˁˁul V msd.] düşünme, akıl yürütme < Ar fakara فَكَرَ düşündü |
|
teferruat |
[ Meninski, Thesaurus, 1680] < Ar tafarruˁ تفرّع [#frˁ tafaˁˁul V msd.] dallanma, kollara ayrılma < Ar faraˁa فرع dallandı → füru 23.06.2015 |
|
tefessüh |
~ Ar tafassuχ تفسّخ [#fsχ tafaˁˁul V msd.] sakatlanma, hukuken geçersiz kılınma < Ar fasaχa فَسَخَ kolunu veya bacağını çıkardı, hukuken geçersiz kıldı |
|
tefhim |
~ Ar tafhīm تفهيم [#fhm tafˁīl II msd.] fehm ettirme, anlamasını sağlama < Ar fahama فَهَمَ anladı |
|
teflon |
~ marka Teflon [abb.] bir plastik madde ☼ (İlk kullanım: 1944 Roy Plunkett & Kinetic Chemicals, ABD.) < İng tetrafluorethylene dört fluor molekülü içeren etilen türevi |
|
tefrik |
~ Ar tafrīḳ تفريق [#frḳ tafˁīl II msd.] 1. ayırma, ayrıştırma, 3. aritmetikte çıkarma < Ar faraḳa فَرَقَ ayırdı |
|
tefrika |
~ Ar tafriḳa(t) تفرقة [#frḳ tafˁila(t) II msd.] ayrılmış şey, bölük, bölüm < Ar faraḳa فَرَقَ ayırdı |
|