tarik |
~ Ar ṭarīḳ طريق [#ṭrḳ faˁīl sf.] patika, yol < Ar ṭaraḳa طرق dövdü, çaldı, ayak vurdu, davul çaldı |
|
tarikat |
~ Ar ṭarīḳa ͭ طريقة yol, meslek, mezhep, özellikle tasavvufta izlenen yol ≈ Ar ṭarīḳ طريق yol |
|
tariz |
~ Ar taˁrīḍ تعريض [#ˁrḍ tafˁīl II msd.] dolaylı konuşma, üstü kapalı olarak kötü söz söyleme < Ar ˁaraḍa عَرَضَ önüne çıktı, uğradı |
|
tarkan |
<< ETü tarkan bir soyluluk unvanı, komutan ≈ Saka ttarkana a.a. ≈ Sogd tarχān a.a. ≈ Hun tarḳan/tarχan a.a. |
|
tarla |
<< ETü tarıġlaġ ekin ekilen yer, tarla < ETü tarıġla- ekin ekmek, tohum saçmak +I(g) < ETü tarıġ ekin +lA- |
|
tarot |
[ Milliyet - gazete, 1985] ~ Fr/İng tarot fal için kullanılan bir tür oyun kartı ~ İt tarocco/tarocchi a.a. ~? Ar ṭarḥ طَرْح atma, çıkarma → tarh Not: İskambil destesinin 1360 dolayında Arap ülkelerinden İtalya'ya aktarıldığı, tarot destesinin ise 1420 dolayında İtalya'da oluştuğu anlaşılıyor. İtalyanca sözcüğün kökeni Arapça olmalıdır. 19.02.2018 |
|
tart|mak |
<< ETü tart- çekmek, terazide tartmak < ETü tar- yaymak, açmak +It- |
|
tart1 |
~ Ar ṭard طَرْد [#ṭrd faˁl msd.] uzaklaştırma, kovma < Ar ṭarada طَرَدَ uzaklaştırdı, kovdu |
|
tart2 |
~ Fr tarte bir tür yuvarlak çörek << OLat torta yuvarlak ekmek < Lat tortus kıvrık, bükülmüş |
|
tartakla|mak |
< TTü *tartak +lA- <? TTü tart- |
|
tartan1 |
~ İng tartan İskoçya klanlarına özgü ekose kumaş ~? Fr tiretaine bir tür yünlü kumaş |
|