tafta |
~ Fa tāfte تافته [pp.] 1. bükülmüş, örgü, 2. bir tür ipekli kumaş < Fa tāftan, tāb- تافتن iplik bükmek, eğirmek, örmek +a |
|
tag |
~ İng tag 1. etiket, iliştirilen şey, 2. bilgisayarda hipertekst etiketi |
|
tağşiş |
~ Ar taġşīş [#ġşş tafˁīl II msd.] kandırma, özellikle paranın ayarını bozarak sahtekârlık etme < Ar ġaşşa غَشَّ kandırdı, sahtecilik yaptı |
|
tağut |
~ Ar ṭāġūt طاغوت put, yalancı tanrı, şeytan ~ Aram ṭaˁūt, ṭaˁūtā טָעוּת [#ṭˁw] 1. sapma, yoldan çıkma, 2. put, yalancı tanrı < Aram ṭāˁā טעה saptı, yanıldı |
|
tağyir |
~ Ar taġyīr تغيير [#ġyr tafˁīl II msd.] başkalaştırma, değiştirme, halinden döndürme < Ar ġayyara غَيَّرَ [II f.] başkalaştırdı, değiştirdi < Ar ġayr başka, diğer |
|
tahakkuk | ||
tahakküm |
~ Ar taḥakkum تحكّم [#ḥkm tafaˁˁul V msd.] egemen olma, egemenlik taslama < Ar ḥakama حَكَمَ yargıladı, egemen idi |
|
tahammül |
~ Ar taḥammul تحمّل [#ḥml tafaˁˁul V msd.] yük yüklenme, taşıma, dayanma < Ar ḥamala حَمَلَ yüklendi |
|
tahammülfersa |
§ Ar taḥammul تحمّل yük taşıma kapasitesi + Fa farsā فرسا geçen, aşan (< Ar farsūdan فرسودن geçmek ) |
|
taharet |
~ Ar ṭahāra(t) طهارة [#ṭhr faˁāla(t) msd.] arınma, temizlik < Ar ṭahara طَهَرَ arındı, temiz idi |
|
taharri |
~ Ar taḥarri تَحَرٍّ [#ḥry tafaˁˁul V msd.] 1. güvenli bir yere sığınma, 2. bir işin peşinden ısrarla gitme, araştırma, ısrarla sorgulama < Ar ḥarā حَرَى uydu, sığdı, uygun oldu |
|