tasrih |
~ Ar taṣrīḥ تصريح [#ṣrḥ tafˁīl II msd.] netleştirme, açıklığa kavuşturma < Ar ṣaraḥa صرح net ve açık idi |
|
tasvip |
~ Ar taṣwīb تصويب [#ṣwb tafˁīl II msd.] isabetli bulma, uygun sayma < Ar ṣāba صَابَ (ok) hedefi buldu, isabet etti |
|
tasvir |
~ Ar taṣwīr تصوير [#ṣwr tafˁīl II msd.] resimleme, suretini çıkarma < Ar ṣawwara صَوَّرَ [II f.] resimledi < Ar ṣūra(t) suret, resim |
|
taş |
<< ETü taş a.a. |
|
taş|mak |
<< ETü taş- (su, sıvı) sınırını aşmak, dökülmek |
|
taşak |
ETü: [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073] → dış Not: “Taşçık, küçük taş” ihtimali zayıftır. • Erdal sf. organ isimleri yapan bir arkaik +Ak eki varsayar (karş. yürek, dalak, kulak, dirsek vb.); ancak böyle bir ekin işlevini netlikle ortaya koyamaz. Benzer sözcükler: daltaşak, taşak geçmek, taşakkapan, taşaklı 14.12.2015 |
|
taşeron |
~ Fr tâcheron başkasına ait angaryayı üstlenen kimse (13. yy), yüklenici, müteahhit < Fr tâche 1. çalışma yükünlülüğü, angarya [esk.], 2. yüküm, yapılması gereken iş +on << OLat taxa vergi, vergi yerine yüklenen iş < Lat taxare vergi tarh etmek |
|
taşı|mak |
<< ETü taşu- nakletmek <? ETü taş dış +U- |
|
taşıt |
< TTü taşı- +Ut |
|
taşikardi |
~ Fr tachycardie kalp atışının hızlanması § EYun taχýs ταχύς hızlı + EYun kardía καρδία kalp |
|
taşra |
<< ETü taşra dışarı < ETü taş dış +rA |
|