sükût |
Arapça skt kökünden gelen sukūt سكوت "sessizlik, susma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça sakata سكت "sustu" fiilinin fuˁūl vezninde masdarıdır. |
|
sülale |
Arapça sll kökünden gelen sulāla(t) سلالة "soy, bir kişinin soyundan gelenler, hanedan" sözcüğünden alıntıdır. |
|
sülasi |
Arapça ṯulāṯī ثلاثى "üçlü, üçgen, Arapça gramerde üç harften oluşan (kelime kökü)" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ṯalāṯa(t) "üç" sözcüğünden türetilmiştir. |
|
süleğen |
Arapça saliḳūn veya sariḳūn سلقون/سرقون "kurşundan elde edilen bir kırmızı boya, kurşun tetraoksit, minium" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Eski Yunanca syrikón συρικόν "Suriye'ye özgü şey" sözcüğünden alıntı olabilir; ancak bu kesin değildir. Bu sözcük Syría "Suriye" özel adından türetilmiştir. |
|
sülfür |
Fransızca sulfure "kükürt" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Latince aynı anlama gelen sulpur veya sulphur sözcüğünden alıntıdır. |
|
süluk |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) [ Hayalî, Ravzatü'l-envâr, 1449]Mısr'da var-ıdı bir pīr-i sālik / sülūk étmiş-idi χayli mesālik. Köken Arapça slk kökünden gelen sulūk سلوك fuˁūl vezninde masdarıdır. "yola gitme, bir yol izleme, (mec.) tarikate mensup olma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça salaka سلك "yol gitti, seyahat etti" fiilininDaha fazla bilgi için silk maddesine bakınız. 01.12.2017 |
|
sülük |
Farsça zalū veya zalūk زلو/زلوك "sülük" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça aynı anlama gelen zarūk veya zrūk sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Sanskritçe aynı anlama gelen calikā veya calūkā जलिका/जलूका sözcüğü ile eş kökenlidir. |
|
sülün |
Eski Türkçe süglin "eti yenen bir kuş, sülün" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe sögül- "kızartmak" fiilinden Eski Türkçe +In ekiyle türetilmi olabilir; ancak bu kesin değildir. |
|
sülüs |
Arapça s̠ls̠ kökünden gelen ṯuluṯ ثلث "üçlü, üçte bir, üçlü orantıya dayalı bir tür yazı" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ṯalāṯa(t) ثلاثة "üç" sözcüğünden türetilmiştir. |
|
sümbül |
Arapça sunbul veya sunbula(t) سنبل/سنبلة Jastrow, Dict. of the Targumim, Talmud Bavli etc. sf. 1557.) Bu sözcük Akatça aynı anlama gelen şubultu sözcüğü ile eş kökenlidir. "1. başak, 2. başak şeklinde bir çiçek, hyacinthus" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük İbranice ve Aramice/Süryanice şībbəleth שִׁבֹּלֶת "başak" sözcüğünden alıntıdır. (Kaynak: |
|
sümen |
Fransızca sous-main "«el altı», yazı masasında kâğıdın altına konan altlık" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Fransızca main "el" sözcüğünden sub+ önekiyle türetilmiştir. Bu sözcük Latince aynı anlama gelen manus sözcüğünden evrilmiştir. |
|