peyman |
~ Fa paymān ڀيمان 1. ölçü, ölçek, 2. antlaşma, yemin << OFa padmān/patmān ölçü < OFa padmās- ölçmek, akıl etmek < EFa pati- karşı, yüz yüze, ön (edat) |
|
peymane |
~ Fa paymāne پيمانه ölçek, şarap kadehi < Fa paymān ölçü +a |
|
peynir |
~ Fa/OFa panīr پنير peynir << OFa panīr a.a. (≈ Ave payah- süt ≈ Sans páyas पयस् süt ) |
|
peyzaj |
~ Fr paysage kır manzarası < Fr pays kır, taşra; ülke +age << Lat pagensis kırsala ait olan < Lat pagus kır, taşra |
|
pezevenk |
~? Erm *pozavak բոզաւագ fahişe-başı (Kaynak: DankoffALT sf. 63.)§ Erm poz բոզ fahişe + Erm avak աւագ bey, ağa, reis |
|
pıhtı |
[ Hinduşah b. Sançar, Sıhahu'l-Acem, 1469] ~ Fa puχte پخته pişmiş < Fa puχtan pişirmek +a ≈ Ave paçaiti, paχ- a.a. << HAvr *pekʷ- a.a. → kuzine Not: Türkçe orijinal anlamı "kurutulup pişirilmiş kan yemeği" ve "süt pıhtısı, çökelek"tir. Karş. Yun piχti "çökelek". Benzer sözcükler: pıhtılaşmak 27.11.2019 |
|
pılı pırtı |
~? Erm pul u pert փուլ ու փերթ kırık dökük (Kaynak: Acar sf. IV.499 ve 522)§ Erm pul փուլ yıkık, harap + Erm pert փերթ kopuk, kırık |
|
pınar |
<< ETü-O *bıŋar su gözü, çeşme |
|
pır |
: onom uçma ve kanat çırpma sesi |
|
pırasa |
~ Yun prása πράσα [çoğ.] < Yun/EYun práson πράσον soğangillerden malum sebze, allium porrum |
|
pırıl |
: onom zayıf ışıldama sözü |
|