ortay |
< TTü orta +(g)Ay |
|
ortodoks |
~ Yun orthódoksos ορθόδοξος 1. doğru mezhep sahibi, doğru öğretiye uygun, 2. Rum kilisesine verilen bir unvan § Yun/EYun orthós ορθός doğru, dik + Yun/EYun dóksa δόξα görüş, doktrin, mezhep, öğreti |
|
ortodonti |
~ Fr orthodontie diş düzeltme mesleği |
|
ortopedi |
~ Fr orthopédie kemik ve kas deformasyonlarını düzeltme yöntemi (özellikle çocuk ve ergenlerde) § EYun orthós ορθός düzgün, doğru + EYun paideía παιδεία eğitim, çocuk yetiştirme |
|
ortostat |
~ İng orthostat 1. ayakta durma, 2. dikme, dikilitaş ~ EYun orthostátēs ὀρθοστάτης a.a. § EYun orthós doğru, dik + EYun stātós στατός duran, durdurulmuş |
|
oruç |
[ Codex Cumanicus, 1303] ~ Sogd *rōçag oruç tutma (≈ OFa rōzag a.a. ) < Sogd rōç gün → ruz Not: /ç/ sesi Türkçe sözcüğün Farsçadan ziyade bir Doğu İran dil veya diyalektinden alındığını gösterir. Karş. Fa rōze < OFa rōzag (a.a.). 14.11.2019 |
|
orun |
<< ETü oron/orun makam, taht ≈ Moğ orun a.a. |
|
oryantal |
~ Fr oriental doğuya ait, doğulu < Fr orient doğu +al° ~ Lat oriens a.a. < Lat oriri (güneş) doğmak +ent° |
|
oryantasyon |
~ Fr orientation yönelme, yön belirleme, psikolojide kişinin yerini ve çevresini bilmesi < Fr orienter [den.] 1. doğuya yönelmek [esk.], 2. yönelmek, yön belirlemek +(t)ion < Fr orient doğu |
|
osilasyon |
~ Fr/İng oscillation dalgalanma, salınma < Lat oscillare [den.] a.a. +(t)ion < Lat oscillum [küç.] rüzgârda salınması için ağaç dallarına asılan uğur, salıncak |
|
osmiyum |
~ YLat osmium bir element ☼ (İlk kullanım: 1803 Smithson Tennant, İng. kimyacı.) < EYun osmḗ οσμή pis koku +ium < EYun ózō pis kokmak +ism° < HAvr *h₃ed- (*od-) a.a. |
|