neccar |
~ Ar naccār نجّار [#ncr faˁˁāl mesl.] marangoz, dülger ~ Aram naggār נגר [#ngr] marangoz, sanatkâr ~ Akad naggāru a.a. |
|
necef |
~ öz Necef Kûfe yakınında Hz. Ali'nin mezarının bulunduğu tepe ve oradaki kent < Ar nacaf نجف kum tepesi, höyük |
|
necip |
~ Ar nacīb نجيب [#ncb faˁīl sf.] soylu, asil <? Ar nacaba نجب ağacın kabuğunu soydu |
|
necis |
~ Ar nacis نَجِس [#ncs faˁil ] pis, murdar < Ar nacisa نَجِسَ pis idi |
|
nedamet |
~ Ar nadāma(t) ندامة [#ndm faˁāla(t) msd.] pişman olma, pişmanlık < Ar nadima ندم pişman oldu |
|
neden |
YTü: [ TDK, Felsefe ve Gramer Terimleri, 1942] << TTü neden soru zarfı → ne1 Not: Soru zarfının "sebep" anlamında ad olarak kullanılması Yeni Türkçe'ye özgüdür. Benzer sözcükler: nedensel, nedensellik 11.12.2020 |
|
nedime |
< Ar nadīm نديم [#ndm faˁīl sf.] arkadaş, özellikle içki yoldaşı |
|
nedret |
~ Ar nadra(t) نَدرة [#ndr faˁla(t) msd.] ender olma, az bulunma < Ar nadara نَدَرَ ender idi |
|
nef |
~ Fr nef 1. gemi, 2. kiliselerin dik dörtgen biçimindeki ana gövdesi << Lat navis a.a. |
|
nefaset |
~ Ar nafāsa(t) نفاسة [#nfs faˁāla(t) msd.] nefis olma < Ar nafīs arzulanan, değerli |
|
nefer |
~ Ar nafar نفر [#nfr faˁal ] 1. hayvan güruhu, çete, akıncı birliği, ordu, 2. asker, er < Ar nafara نفر ürktü, irkildi, ürkerek kaçıştı |
|