mengene |
~ Yun mángano μάγγανο makaranın çevirme kolu, mancınık << EYun mánganon μάγγανον makaralı düzenek |
|
menhir |
~ Fr menhir Fransa'da neolitik çağa ait dikilitaş, megalit § Bret men taş + Bret hir uzun ~ Bret menhir uzun taş |
|
menhus |
~ Ar manḥūs منحوس [#nḥs mafˁūl mef.] uğursuz < Ar naḥasa نحس uğursuzluk getirdi |
|
meni |
~ Ar manī مَنِىّ [#mny faˁīl ] semen, sperm |
|
meniskus |
~ YLat meniscus 1. hilal şeklinde nesne, bir yüzü içbükey öbür yüzü dışbükey olan mercek, 2. diz ekleminde bulunan hilal şeklinde kıkırdak doku ~ EYun mḗniskos μήνισκος [küç.] aycık, hilal < EYun mḗn μήν ay +isk° << HAvr *mḗh₁n̥s (*mḗn̥s) a.a. < HAvr *meh₁- (*mē-) |
|
menkıbe |
[ Sinan Paşa, Tazarru'nâme, 1482] < Ar manāḳib مَنَاقِب [#nḳb mafāˁil çoğ.] 1. yollar, geçitler, 2. bir kimsenin erdem ve kahramanlıklarını anlatan hikâye, epos < Ar manḳaba(t) مَنْقَبة [mafˁala(t) t.] dar yol, dağ geçidi < Ar naḳaba نَقَبَ deldi, delip geçti, yol aştı, dağ aştı → nakip Not: Arapça sözcüğün sadece çoğulu “epos” anlamında kullanılır. Tekil sözcüğün aynı anlamda kullanımı Türkçeye özgüdür. Benzer sözcükler: menakıbname, menakıp, menkıbeleşmek 20.08.2015 |
|
menkul |
~ Ar manḳūl منقول [#nḳl mafˁūl mef.] nakledilen, taşınan, anlatılan < Ar naḳala نقل taşıdı, nakletti |
|
menopoz |
~ Fr ménopause / İng menopause adetten kesilme § EYun mḗn μήν ay + EYun paúsis παύσις durma, sona erme |
|
menstrual |
~ İng menstrual adet görmeye ilişkin < Lat menstruus adet görme, ay hali +al° < Lat mens ay << HAvr *mḗh₁n̥s (*mḗn̥s) a.a. |
|
mensucat |
~ Ar mansūcāt منسوجات [#nsc çoğ.] dokumalar, tekstil < Ar mansūc منسوج [mafˁūl t.] dokunmuş, dokuma +āt < Ar nasaca نسج ördü, dokudu |
|
mensup |
~ Ar mansūb منسوب [#nsb mafˁūl mef.] ilgili, ait, nisbeti olan < Ar nasaba نَسَبَ ilgili ve ait idi |
|