meftun |
Arapça ftn kökünden gelen maftūn مفتون "yanmış, baştan çıkmış" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça fatana فَتَنَ "yaktı" fiilinin mafˁūl vezninde edilgen fiil sıfatııdır. |
|
meful |
Arapça fˁl kökünden gelen mafˁūl مفعول "edilen, edilgen, pasif" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça faˁala فَعَلَ "etti, eyledi" fiilinin mafˁūl vezninde edilgen fiil sıfatııdır. |
|
mega+ |
Fransızca méga+ veya mégalo+ veya İngilizce mega+ veya megalo+ "[bileşik adlarda] 1. büyük, 2. bir ölçü biriminin milyon katı" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Yunanca mégas veya megálos μέγας/μεγάλος "büyük" sözcüğünden alıntıdır. Yunanca sözcük Hintavrupa Anadilinde aynı anlama gelen yazılı örneği bulunmayan *méǵh₂s (*méǵas) biçiminden evrilmiştir. |
|
megafon |
Fransızca mégaphone "ses yükseltici" sözcüğünden alıntıdır. |
|
megaloman |
Fransızca mégalomane veya İngilizce megalomaniac sözcüğünden alıntıdır. |
|
megapol |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) [ Milliyet - gazete, 1992]giderek bir megapol görünümü alan İstanbul başta olmak üzere, metropollerde Köken Fransızca mégapole "azmanşehir" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Eski Yunanca mégas μέγας "büyük" ve Eski Yunanca pólis πόλις "kent" sözcüklerinin bileşiğidir.13.01.2015 |
|
megaron |
Eski Yunanca mégaron μέγαρον "saray, bir tür törensel zindan" sözcüğünden alıntıdır. Yunanca sözcük İbranice ˁwr kökünden gelen məˁārā מְעָרָה "mağara" sözcüğü ile eş kökenlidir. |
|
meğer |
Farsça magar مگر "değil ise, olmaya ki" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Farsça ma agar مه أگر deyiminden türetilmiştir. |
|
mehabet |
Arapça hyb kökünden gelen mahāba(t) مهابة "korkunçluk, heybet" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça hāba هَابَ "korktu" fiilinin mafˁala(t) vezninde masdarıdır. |
|
mehaz |
Arapça aχḏ kökünden gelen maˀχaḏ مأخذ "bir şeyin alındığı yer, kaynak" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça aχaḏa أَخَذَ "aldı, ahzetti" fiilinin mafˁal vezninde ismi zaman ve mekânıdır. |
|
mehdi |
Arapça hdy kökünden gelen mahdi مَهْدٕ "1. yol gösterilmiş olan, doğru yola giden, 2. İslam inancında kıyametten önce gelecek olan önder" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça hadā هَدَا "yol gösterdi, kılavuz oldu" fiilinin mafˁūl vezninde edilgen fiil sıfatııdır. |
|