medyum |
~ YLat medium ruh çağırmada aracı olan kimse ☼ (İlk kullanım: Emanuel Swedenborg İsv. teosofist (1688-1772).) ~ Lat medium [n.] aradaki şey, araç, aracı |
|
medyun |
~ Ar madyūn مديون [#dyn mafˁūl mef.] borçlanan, borçlu |
|
mefhum |
~ Ar mafhūm مَفهوم [#fhm mafˁūl mef.] anlaşılan, fehmedilen, anlam < Ar fahama فَهَمَ anladı |
|
mefkûre |
< Ar mafkūr مفكور [#fkr mafˁūl mef.] düşünülen, düşünce < Ar fakara فَكَرَ düşündü, fikir yürüttü |
|
mefluç |
~ Ar maflūc مفلوج [#flc mafˁūl mef.] felç geçiren, felçli < Ar falica فلج felç oldu |
|
mefruşat |
[ Meninski, Thesaurus, 1680] < Ar mafrūş مفروش [#frş mafˁūl mef.] 1. yayılmış ya da serilmiş, 2. yaygı, kilim, döşek < Ar faraşa فرش yaydı, (örtü veya yatak) serdi ≈ Ar firāş/farşa(t) فراش/فرشة yatak, döşek, yaygı ≈ Aram pərāsā פרסא a.a. Benzer sözcükler: mefruşatçı Bu maddeye gönderenler: faraş, ferisi, müstefreşe, tefriş 04.09.2014 |
|
mefruz |
~ Ar mafrūḍ مفروض [#frḍ mafˁūl mef.] farz kılınmış, farz kabul edilen < Ar faraḍa فَرَضَ gerektirdi |
|
meftun |
~ Ar maftūn مفتون [#ftn mafˁūl mef.] yanmış, baştan çıkmış < Ar fatana فَتَنَ yaktı |
|
meful |
~ Ar mafˁūl مفعول [#fˁl mafˁūl mef.] edilen, edilgen, pasif < Ar faˁala فَعَلَ etti, eyledi |
|
mega+ |
~ Fr méga+/mégalo+ / İng mega+/megalo+ [bileşik adlarda] 1. büyük, 2. bir ölçü biriminin milyon katı ~ EYun mégas/megálos μέγας/μεγάλος büyük << HAvr *méǵh₂s (*méǵas) a.a. |
|
megafon |
~ Fr mégaphone ses yükseltici |
|