matiz |
~ Yun méthystos/máthisos μάθυσος sarhoş << EYun methystḗs μεθυστής a.a. < EYun methýskō μεθύσκω sarhoş olmak +t° < EYun methý μεθύ mayalanmış içki, şarap << HAvr *médʰu mayalanmış içki |
|
matkap |
~ Ar miṯḳab مثقب [#s̠ḳb mifˁal ia.] delgeç, delme aracı < Ar ṯaḳaba ثقب deldi |
|
matla |
~ Ar maṭlaˁ مَطْلَع [#ṭlˁ mafˁal iz/m.] 1. doğum yeri, doğu, yıldızların ve güneşin doğum yeri, 2. şiirde gazelin ilk mısraı < Ar ṭalaˁa طَلَعَ doğdu, belirdi |
|
matlup |
~ Ar maṭlūb مطلوب [#ṭlb mafˁūl mef.] istenen, talep edilen, dilek < Ar ṭalaba istedi, talep etti |
|
matmazel |
~ Fr mademoiselle genç hanımefendi < Fr demoiselle genç kız << OLat dominicella [küç.] bayancık < Lat domina ev sahibesi, hanım +ell° |
|
matrah |
[ Mehmed Bahaeddin (Toven), Yeni Türkçe Lugat, 1924] ~ Ar maṭraḥ مَطْرَح [#ṭrḥ mafˁal msd.] 1. atılan şey, atkı, atış, 2. yere serilen yaygı veya minder < Ar ṭaraḥa طَرَحَ attı, çıkardı → tarh Not: Vergi terimi olarak kullanımı 20. yy Türkçesine özgü olup, Arapça gramere göre açıklanması zordur. • İt materasso > Fr materasse > İng mattress "yaygı, yer yatağı" Arapça sözcüğün özgün anlamından alıntıdır. 26.05.2019 |
|
matrak |
~ Ar miṭrāḳ مطراق [#ṭrḳ mifˁāl ia.] davul tokmağı, hallaç değneği < Ar ṭaraḳa طرق dövdü, davul çaldı |
|
matriarkal |
~ Fr matriarcal anaerkil < Lat mater ana << HAvr *méh₂tēr (*mā́tēr) a.a. |
|
matriks |
~ YLat matrix içi boş kalıp, matematikte matriks ~ Lat matrix, matric- rahim |
|
matris |
~ Fr matrice ~ YLat matrix rahim |
|
matruş |
~ Ar *matrūş متروش [mafˁūl ] tıraş edilmiş < Fa tarāş تراش tıraş |
|