makine |
~ İt macchina karmaşık aygıt << Lat machina a.a. ~ EYun mēχanḗ μηχανή aygıt, mekanizma, özellikle makaralı kaldıraç < EYun mêχos μῆχος araç, aygıt << HAvr *megʰ- yapma, yarama, yapabilme, gücü olma |
|
maklube |
~ Ar maḳlūba(t) مقلوبة [#ḳlb mafˁūla(t) mef. fem.] çevirme, bir Arap yemeği < Ar ḳalaba ters çevirdi |
|
makrame |
~ İng macramé kalın iple yapılan örgü işi ~ Fr macramé a.a. ~ İt macramé dantel kenarlı mendil, genelde dantel, oya ~ TTü maḳrame oyalı veya nakışlı mendil veya peşkir < Ar miḳram/maḳrama(t) مقرم [#ḳrm] oya < Ar ḳarama قرم oydu, kemirdi |
|
makro |
~ Fr/İng macro 1. büyük (sadece bileşiklerde), 2. büyük çaplı, en geniş boyutlu, 3. bilgisayar dilinde birden fazla komutun bileşiminden oluşan komut grubu ~ EYun makrós μακρός uzun, büyük << HAvr *mh₂ḱ-ro-s (*maḱ-ro-s) < HAvr *meh₂ḱ- (*māḱ-) büyük |
|
makrokozm |
~ Fr macrocosme insan organizmasının büyük çapta yansıması olarak görülen evren, küçük çaplı birimlerin büyük çapta tekrarı olan organizma ~ EYun makrokósmos μακροκόσμος büyük-evren |
|
maksat | ||
maksem |
~ Ar maḳsam مقسم [#ḳsm mafˁal iz/m.] taksim yeri, suyun dağıtım yeri, maslak < Ar ḳasama قسم böldü, pay etti |
|
maksi+ |
~ Fr/İng maxi+ [bileşik adlarda] en büyük < Lat maximus a.a. ≈ Lat magnus büyük +im° < HAvr *méǵh₂s (*méǵas) a.a. |
|
maksimum |
~ Lat maximum [n.] en büyük nicelik < Lat maximus [sup.] en büyük |
|
maksut |
~ Ar maḳṣūd مَقصود [#ḳṣd mafˁūl mef.] amaçlanan şey, hedef, niyet < Ar ḳaṣada قَصَدَ hedefledi |
|
maktu |
~ Ar maḳṭūˁ مقطوع [#ḳṭˁ mafˁūl mef.] kesilmiş, kesilen < Ar ḳaṭaˁa قَطَعَ kesti |
|