kurcala|mak |
< onom kırç/kırt kaşıma ve kazıma sesi |
|
kurdele |
~ İt cordella [küç.] şeritçik < İt corda ip, şerit |
|
kurdeşen |
<< TTü kurd eşeni «kurtçuk kaşıntısı», ciltte kaşıntılı kızarıklıklarla oluşan rahatsızlık« < TTü eş- kaşımak, kazımak |
|
kurgan |
<< ETü korıġan hisar, kale < ETü korı- korumak +(g)An |
|
kurgu |
< TTü kur- +gU |
|
kurmay |
YTü: [ Osmanlıcadan Türkçeye Cep Kılavuzu, 1935] < YTü kur divan, heyet → kurul Not: TTü kur- fiiliyle ilişkilendirilmesi keyfidir. Moğolcadan alınan kurultay sözcüğünden veya Fr corps "heyet", cour "divan, avlu" biçimlerinden serbest çağrışımla türetildiği anlaşılıyor. • +mAy ekinin yapı ve işlevi meçhuldür. 10.12.2015 |
|
kurna |
~ Yun kruniá κρουνιά [çoğ.] yalak, hamam kurnası << EYun krouneíon κρουνείον [küç.] a.a. < EYun krounós κρουνός çeşme, musluk +ion |
|
kurnaz |
~ Fa ḳurnās قرناس ahlaksız kişi, hilekâr, deyyus |
|
kuron |
~ Fr couronne taç << Lat corona a.a. ~ EYun korōnís κορωνίς a.a. << HAvr *(s)ker-ew- halka, çember < HAvr *(s)ker-¹ kıvırmak, halka yapmak |
|
kurs1 |
~ İng course 1. akım, seyir, rota, süreç, 2. eğitim ve öğrenim programı ~ Lat cursus koşu, koşu yolu |
|
kurs2 |
~ Ar ḳurṣ/ḳurṣa(t) قرص [#ḳrṣ fuˁl ] yuvarlak ekmek, lavaş, tepsi, disk |
|