kontuar |
~ Fr comptoir gişe, vezne << Lat computatorium hesap yeri < Lat computare hesaplamak +(t)orium |
|
kontur |
~ Fr contours çevre, kenar hattı ~ İt contorno a.a. < İt contornare çevresini dönmek < İt/Lat con+ tornare dönmek, döndürmek |
|
konu |
< TTü kon- +I(g) |
|
konuk |
<< ETü konuk 1. konaklayan kimse, misafir, 2. konaklanan yer, menzil < ETü kon- +Uk |
|
konum |
< TTü kon- +Im |
|
konuş|mak |
KTü: "komşu olmak" [ Ebu Hayyan, Kitabu'l-İdrak, 1312] < ETü kon- +Iş- → kon- Not: Kon- fiilinden +iş- işteşlik ekiyle “karşılıklı veya birlikte ikamet etmek” anlamındayken sadece Türkiye Türkçesinin Batı lehçesinde 16. yy'dan sonra danışmak fiilinin yerini almıştır. Benzer sözcükler: konuşkan, konuşma, konuşturmak, konuşuk, konuşulmak 30.09.2017 |
|
konuşlan|mak |
< TTü *konuş konma, yerleşme +lAn- < TTü kon- |
|
konut |
~ ETü konut ikamet yeri < ETü kon- +Ut |
|
konürbasyon |
~ İng conurbation birkaç kentin birleşmesiyle oluşan yerleşim ☼ (İlk kullanım: 1915 P. Geddes, İng. sosyolog.) < Lat con+ urbs kent, şehir +(t)ion |
|
konvansiyon |
~ Fr convention 1. buluşma, toplantı, 2. üzerinde anlaşılan şey ~ Lat conventio a.a. < Lat convenire bir araya gelmek, buluşmak, uygun bulmak +(t)ion < Lat con+ venire, vent- gelmek |
|
konveks |
~ Fr convexe, convect- kubbeli, kemerli, dışbükey ~ Lat convexus [pp.] a.a. < Lat convectere yığmak, tümsek yapmak < Lat con+ vectare [den.] taşımak < Lat vehere, vect- sürmek, taşımak |
|