kik |
~ İng gig dar uzun yarış kayığı |
|
kil |
~ Fa/OFa gil گل çamur |
|
kil(o)+ |
~ Fr/İng kilo+ [bileşik adlarda] bin < EYun χílios χίλιος bin |
|
kiler |
~ OYun kellárion κελλάριον [küç.] odacık, hücre < Lat cella hücre (<< Lat *cel-na ) < Lat celare saklamak, gizlemek < HAvr *ḱel- a.a. |
|
kilim |
~ Fa gilīm گليم yaygı, battaniye, yatak veya yer örtüsü (≈ Aram galīmā, galīmtā גלימא a.a. ) ~ EYun kálymma κάλυμμα örtü < EYun kalýptō καλύπτō örtmek +ma(t) |
|
kilise |
[ Codex Cumanicus, 1303] ~ Yun ekklisía εκκλησία cemaat, özellikle Hıristiyan cemaati, kilise << EYun ekklēsía εκκλησία kurultay, meclis < EYun ekkaléō εκκαλέω yüksek sesle çağırmak, ilan etmek +ia < EYun ek+ kaléō καλέω bağırmak << HAvr *kelh₁- (*kel-) bağırmak, yüksek sesle çağırmak → klarnet Not: Karş. Ar kanīsa(t) "kilise" < Aram. Türkçe kilise biçimi, yazı dilinde tercih edilen kenīse'nin yerine geçmiştir. 07.12.2015 |
|
kilit |
~ Fa kilīd/kelīd كليد anahtar ~ EYun kleïs, kleid- κλεïς, κλειδ- [dev.] a.a. < EYun kleíō κλείω kapatmak, kapalı olmak, örtmek << HAvr *kleh₂u- (*klāw-) a.a. |
|
kilogram |
(~ Fr kilo [abb.] ) < Fr kilogramme bin gramlık tartı birimi |
|
kilometre |
~ Fr kilomètre bin metrelik ölçü birimi |
|
kilükal |
~ Ar ḳīl u ḳāl قيل و قال [#ḳwl] «denildi ve dedi», dedikodu |
|
kim |
<< ETü kim soru adılı, ilgi bağlacı |
|