kemer |
Farsça ve Orta Farsça kamar كَمَر "1. kuşak, 2. mimaride kemer veya kubbe" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Avesta (Zend) dilinde kamarā- "kuşak" sözcüğünden alıntıdır. |
|
kemik |
Eski Türkçe kemrük "kemirilen şey, kemik" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe kemür- "kemirmek, kıtırdatmak" fiilinden Eski Türkçe +Uk ekiyle türetilmiştir. |
|
kemir|mek |
Eski Türkçe kemür- "kemirmek" fiilinden evrilmiştir. |
|
kemiyet |
Arapça kmm kökünden gelen kammiyya(t) كمّيّة "miktar, nicelik" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça kamm كمّ "ne kadar" sözcüğünün masdarıdır. |
|
kemoterapi |
İngilizce chemotherapy "kimyasal tedavi" sözcüğünden alıntıdır. (İlk kullanımı: 1907 Paul Ehrlich, Alm. biyokimyacı.) İngilizce sözcük Eski Yunanca χēmía χημία "kimya" ve Eski Yunanca therapeía θεραπεία "tedavi" sözcüklerinin bileşiğidir. |
|
kenar |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) [ Aşık Paşa, Garib-name, 1330]ol ara deŋiz kinārıydı meger Köken Farsça kanār veya kirān كَِنار "kıyı, çevre" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça aynı anlama gelen kanār veya karān sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Avesta (Zend) dilinde aynı anlama gelen karan- sözcüğü ile eş kökenlidir.Ek açıklama kıraŋ "kıyı, kenar" sözcüğüyle ses benzerliği şaşırtıcıdır. Benzer sözcükler eşkenar, ikizkenar, paralelkenar Bu maddeye gönderenler 27.07.2015 |
|
kendi |
Eski Türkçe kentü "kendi" sözcüğünden evrilmiştir. |
|
kendir |
Sanskritçe gāndhāra गान्धार "1. Hindistan'da bir ülke, bugün Afganistan'da Kandahar bölgesi, 2. kenevir bitkisinin uçları" sözcüğünden alıntı olabilir; ancak bu kesin değildir. Sanskritçe sözcük Sanskritçe gandh- गन्ध् "sivri, diken, batmak" fiilinden türetilmiştir. |
|
kene |
Farsça kane كنه "kan emici bir parazit" sözcüğü ile eş kökenlidir. |
|
kenef |
Arapça knf kökünden gelen kanīf كنيف "1. korunak, sığınak, 2. helâ" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça kanafa كنف "kanadı altına aldı, kucakladı, saklayarak korudu" fiilinin faˁīl vezninde sıfatıdır. Bu sözcük Arapça kanaf كنف "kanat" sözcüğü ile eş kökenlidir. (NOT: Arapça sözcük İbranice aynı anlama gelen kanap כנף sözcüğü ile eş kökenlidir. İbranice sözcük Aramice/Süryanice aynı anlama gelen kanpā כנפא sözcüğü ile eş kökenlidir. ) |
|
keneş |
Eski Türkçe keŋeş "müşavere, şura, meclis" sözcüğünden evrilmiştir. |
|