kazan|mak |
Eski Türkçe kazġan- "elde etmek, kazanmak" fiilinden evrilmiştir. (NOT: Eski Türkçe fiil Eski Türkçe kazıġ "toprak kazılarak elde edilmiş mal" sözcüğünden Eski Türkçe +(g)An- ekiyle türetilmi olabilir; ancak bu kesin değildir. ) Bu sözcük Eski Türkçe kaz- "kazmak" fiilinden Eski Türkçe +I(g) ekiyle türetilmiştir. |
|
kazara |
Farsça ḳażārā قضارا "kazaya, kaza ile" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Arapça ḳaḍāˀ قضاء "(tanrısal) yargı" sözcüğünden türetilmiştir. |
|
kazaska |
Rusça kazáska "Kazak kızı, Kazak dansı" sözcüğünden alıntıdır. Rusça sözcük Kazak "Güney Rusya akıncılarına verilen ad" özel adından türetilmiştir. |
|
kazasker |
Arapça ḳāḍi'l-ˁaskar قاض العسكر "ordu yargıcı" sözcüğünden alıntıdır. |
|
kazaz |
Arapça ḳzz kökünden gelen ḳazzāz قزّاز "ipek tüccarı" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḳazz قَزّ "çiğ ipek" sözcüğünün faˁˁāl vezninde meslek adııdır. Bu sözcük Farsça aynı anlama gelen ḳaz قز sözcüğü ile eş kökenlidir. |
|
kazı|mak |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) Eski Türkçe: [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073]ol yérig kazıdı: ḥarafa Köken Eski Türkçe kazı- "tırmalamak, eşelemek" fiilinden evrilmiştir. Eski Türkçe fiil Eski Türkçe kaz- "eşmek" fiili ile eş kökenli olabilir; ancak bu kesin değildir. Daha fazla bilgi için kaz- maddesine bakınız. Ek açıklama Eski Türkçe kaz- fiili ile neredeyse eş anlamlı olduğu halde, yapısal ilişkisi açık değildir. Kaşgarî kaz- fiilini Arapça ḥafara, kazı- fiilini Arapça ḥarafa ile karşılar. 26.05.2015 |
|
kazık |
Eski Türkçe kazġuk veya kazŋuk "direk, kazık" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe kaz- veya kazın- "hayvanı sağlam bir yere bağlamak" fiilinden Eski Türkçe +(g)Uk ekiyle türetilmiştir. |
|
kâzip |
Arapça kḏb kökünden gelen kāḏib كاذب "yalancı" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça kaḏaba كذب "yalan söyledi, aldattı" fiilinin fāˁil vezninde etken fiil sıfatııdır. |
|
kaziye |
Arapça ḳḍy kökünden gelen ḳaḍīya(t) قضيّة "dava, iddia, mesele, mantıkta önerme" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḳaḍā قضا "yargıladı" fiilinin faˁīla(t) vezninde sıfat dişilidir. |
|
kazuistik |
Fransızca casuistique "1. tekil vakaları inceleyerek genelleme yöntemi, 2. ayrıntıya boğulma" sözcüğünden alıntıdır. Fransızca sözcük Yeni Latince casuistica "«vakacılık», (Katolik teolojisinde) zor vakalar karşısında vicdanen doğru olan davranışı belirleme yöntemi" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Geç Latince casus "vaka, hadise" sözcüğünden +ist° ekiyle türetilmiştir. Geç Latince sözcük Latince casus "1. düşüş, 2. şans, tesadüf" sözcüğü ile eş kökenlidir. Latince sözcük Latince cadere "düşmek" fiilinin geçmiş zaman fiil-sıfatııdır. |
|
kazulet |
Arapça ḳāḏūra(t) "murdar (kadın)" sözcüğünden evrilmiştir. |
|