kaygı |
<< ETü kadġu tasa, üzüntü < ETü kad- dönmek, ilgilenmek +gU |
|
kayık |
<< ETü kayġuk küçük sandal < ETü kay- dönmek? +(g)Uk |
|
kayın1 |
<< ETü kadın zevcenin babası veya ailesi <? ETü kat- eklemek, karmak +In |
|
kayın2 |
<< ETü kadıŋ kayın ağacı, fagus |
|
kayınço |
<< TTü kayın eçü § TTü kayın evlilik yoluyla akraba + TTü eçü ağabey |
|
kayıntı |
TTü: "yiyecek (argo)" [ Mikhailov, Matériaux sur l'argot et les locutions..., 1929] <? TTü kay- +(In)tI → kay- Not: Tü kay- fiiliyle anlam ilişkisi kurmak güçtür. Çingenece veya Adana bölgesi Abdal dilinde "yemek" anlamında kullanılan key-/kây- fiiliyle ilgili olması muhtemeldir. 19.08.2020 |
|
kayıp |
~ Ar ġayb غَيْب [#ġyb faˁl msd.] kaybolma, yitme < Ar ġāba غَابَ yok idi, kayıp idi, kayboldu |
|
kayır|mak |
<< ETü kadġur- kaygılanmak, ilgilenmek < ETü *kad- dönmek, yönelmek +(g)Ur- |
|
kayısı |
~ Ar ḳaysī قَيْسِى [#ḳys] zerdalinin iyi ve iri cinsi < Ar ḳays قيس kıyaslama, ölçme +ī |
|
kayış |
<< ETü koġuş tabaklanmış? deri ≈? ETü koġuş içi boş şey, oyuk |
|
kayıt |
~ Ar ḳayd قَيْد [#ḳyd faˁl msd.] 1. bağlama, (mec.) yazıya bağlama, 2. bağ, ayak bağı, 3. koşul, 4. yazıya bağlanmış belge < Ar ḳāda قَادَ bağladı |
|