kateter |
~ Fr cathéter / İng catheter vücuttan bir sıvı boşaltmak için sokulan boru, şırınga ~ EYun kathētḗr καθητήρ daldırılan şey < EYun kathíēmi καθίημι batırmak, daldırmak, sokmak +tēr < EYun kata+ ʰiēmi, et- ἵημι, ετ- atmak |
|
katgut |
~ İng catgut kedi bağırsağı, ameliyatlarda dikiş için kullanılan bağırsaktan yapılmış iplik § İng cat kedi (~ OLat cattus a.a. ) + İng gut bağırsak |
|
katı |
<< ETü katıġ sert, sıkı, zor < ETü kat- katılaşmak +I(g) |
|
katık |
<< ETü katık katılan şey < ETü kat- +Uk |
|
katır |
<< ETü katır at ve eşek melezi ≈ Sogd χartarē a.a. <? Sogd χar eşek |
|
kati |
ḳat'iyet [ Nasırüddin Rabguzi, Kısasü'l-Enbiya, 1310] ~ Ar ḳaṭˁī قطعى [nsb.] kesin, katı, tavizsiz < Ar ḳaṭˁ قطع [#ḳṭˁ msd.] kesme +ī → kat2 Benzer sözcükler: kat'a, katiyen, katiyet, katiyetle 24.09.2017 |
|
katil1 |
~ Ar ḳatl قَتْل [#ḳtl faˁl msd.] öldürme < Ar ḳatala قَتَلَ öldürdü |
|
katil2 |
~ Ar ḳātil قاتل [#ḳtl fāˁil fa.] öldüren, öldürücü < Ar ḳatala قَتَلَ öldürdü |
|
kâtip |
~ Ar kātib كاتب [#ktb fāˁil fa.] yazan, yazıcı < Ar kataba كَتَبَ yazdı |
|
katkı |
< TTü kat- +gU |
|
katla|mak |
< TTü kat tabaka +lA- |
|