kanyon |
~ İng canyon ~ İsp cañon büyük su borusu, ark, su kanalı < İsp caña kamış, boru << Lat canna |
|
kaolin |
~ Fr kaolin porselen yapımında kullanılan kil ☼ (İlk kullanım: 1712 d'Entrecolles, Fr. diplomat.) ~ Çin gao ling 高岭 yüksek dağ |
|
kaos |
~ Fr chaos mutlak düzensizlik hali ~ EYun χáos χάος, χαοτ- büyük boşluk, uçurum, yeryüzü yaratılmadan önce varolan boşluk << HAvr *ǵʰan- < HAvr *ǵʰēi̯- boşluk |
|
kap |
<< ETü kāp 1. torba, tulum, kılıf, 2. tas, çanak, bir tahıl ölçeği (≈ Saka kaba bir tahıl ölçeği, çanak ≈ Sogd kapçē/kapçīk a.a. ) |
|
kap|mak |
<< ETü kap- sertçe bitişmek, kapanmak, kapatmak, yakalamak |
|
kapa|mak |
TTü: [ Dede Korkut Kitabı, <1400?] << TTü *kapğa- < ETü kapıġ/kapaġ kapı, kapak +(g)A- → kapı Not: ETü kap- fiilinin özgün anlamını koruyan kapu, kapak ve kapalı sözcüklerinden türetilmiş, Türkiye Türkçesine özgü ikincil bir formdur. ETü, Çağ ve Kıp mevcut değildir. Benzer sözcükler: kapama, kapanmak, kapanç, kapanık, kapantı, kapatmak, kapatılmak, kapattırmak 17.03.2015 |
|
kapak |
<< ETü kapak örtü ≈ Moğ qabqag a.a. |
|
kapalı |
<< TTü kapaġlu < ETü kapıġ/kapaġ kapak, kapı +lI(g) |
|
kapan1 |
<< OTü kapğan tuzak < ETü kap- +(g)An |
|
kapan2 |
~ Ar ḳabbān قَبَّان ağır yükler için tek kollu büyük terazi ≈ OYun kampanós καμπανός a.a. ≈ OLat campāna a.a. |
|
kapari |
~ Yun kápari κάπαρι çiçeklerinden turşu yapılan bir bitki, capparis spinosa |
|