kalem |
~ Ar ḳalam قلم [#ḳlm faˁal ] kamış, kamış kalem ~ Aram ḳalamos קֶלֶמוס a.a. ~ EYun kálamos κάλαμος a.a. |
|
kalemkâr |
|
|
kalemşor |
§ Ar ḳalam + Fa şōr شور iyi kullanan |
|
kalemtıraş |
§ Ar ḳalam قلم kalem + Fa tarāş تراش yontan |
|
kalender |
< öz (Ar) ḳalandarī قلندريّ 11. yüzyılda İran'da ortaya çıkan derviş tariki, Bektaşiliğin müfrit kolu |
|
kalfa | ||
kalın |
<< ETü kalın sayıca çok, kalabalık, yoğun |
|
kalıntı |
< TTü kal- +(In)tI |
|
kalıp |
~ Ar ḳālib/ḳālab قالب [#ḳlb] kalıp, özellikle metal döküm kalıbı ve ayakkabı kalıbı ~ Aram ḳalbīd/ḳalbūt קלביד/קלבות a.a. ~ EYun kalopódion καλοπόδιον tahtadan yapılan ayakkabı kalıbı § EYun kâlon κᾶλον tahta, odun + EYun pous, pod- πους, ποδ- ayak +ion |
|
kalıt |
< TTü kal- +Ut |
|
kalibre |
~ İt calibro / Fr calibre kalıp, çap ~ Ar ḳālib قالب kalıp, özellikle metal döküm kalıbı |
|