kadit |
~ Ar ḳadīd قديد [#ḳdd faˁīl sf.] dilimlenerek kurutulmuş et, pastırma < Ar ḳadda قدّ uzunlamasına kesti, dildi |
|
kadmiyum |
~ YLat cadmium bir element ☼ (İlk kullanım: 1817 Friedrich Strohmeyer, Alm. kimyacı.) ~ EYun kadmeîa καδμεῖα Thebai kenti yakınında çıkan bir kurşun minerali, kalamin +ium < öz Kadmos Thebai kentini kuran efsanevi Fenikeli önder ~ Fen ḳdm eski, kadim |
|
kadraj |
~ Fr cadrage çerçeveleme < Fr cadrer çerçevelemek +age << Lat quadrare [den.] kare yapmak, dörtlemek < Lat quatuor, quadr- dört |
|
kadran |
~ Fr cadran pusula yüzü, üzerinde ibrenin döndüğü bölümlere ayrılmış yüzey << Lat quadrans dörde bölen, dört ana yönü gösteren yön yıldızı < Lat quadrare dörtlemek +ent° |
|
kadril |
~ Fr quadrille dört kişilik gruplarla yapılan bir dans türü ~ İsp cuadrilla a.a. < İsp cuadro dörtlü, dörtgen, kare << Lat quadrum a.a. |
|
kadro |
"personel" [ Ali Seydi, Lisan-ı Osmanide Müstamel Lugat-i Ecnebiye, 1911] ~ Fr cadre 1. çerçeve, 2. çerçeveli tablo, özellikle personel çizelgesi, 3. idari personel << Lat quadrum kare, dörtgen → kare Not: İkinci Meşrutiyet'in ilk yıllarındaki bürokratik tasfiye münasebeti ile Türkçede yaygınlık kazanmıştır. Benzer sözcükler: kadrolaşmak, kadrolu, kadrosuz 08.08.2020 |
|
kadük |
~ Fr caduc hukuki geçerliliğini yitirmiş (belge, tüzel kişilik vb.) ~ Lat caducus 1. düşük, düşmüş, 2. varisi olmayan mülk < Lat cadere düşmek |
|
kafa |
~ Ar ḳafā قفا [#ḳfw] başın arka tarafı, ense; genel anlamda baş ≈ Ar ḳafā قفا ardından gitti, izledi |
|
kafadar |
|
|
kafe |
~ Fr café 1. kahve, 2. kahve içilen yer, kahvehane ~ TTü kahve |
|
kafein |
~ Fr caféine kahvede bulunan uyarıcı madde ~ Alm Kaffein a.a. ☼ (İlk kullanım: 1830 F.F. Runge, Alm. kimyacı (1795-1867).) < Alm Kaffee kahve +in° ~ TTü kahve |
|