kadir1 |
~ Ar ḳadr قَدْر [#ḳdr faˁl msd.] 1. ölçü, değer, 2. güç, kudret, yeterlik, 3. Ramazan ayında bir gece < Ar ḳadara قَدَرَ ölçüştü, gücü yetti |
|
kadir2 |
~ Ar ḳadīr قدير [#ḳdr faˁīl sf.] kudret sahibi (sadece tanrı için) < Ar ḳadara قَدَرَ gücü yetti |
|
kadir3 |
~ Ar ḳādir قادر [#ḳdr fāˁil fa.] gücü yeten, muktedir ~ Ar ḳadara قَدَرَ gücü yetti |
|
kadit |
~ Ar ḳadīd قديد [#ḳdd faˁīl sf.] dilimlenerek kurutulmuş et, pastırma < Ar ḳadda قدّ uzunlamasına kesti, dildi |
|
kadmiyum |
~ YLat cadmium bir element ☼ (İlk kullanım: 1817 Friedrich Strohmeyer, Alm. kimyacı.) ~ EYun kadmeîa καδμεῖα Thebai kenti yakınında çıkan bir kurşun minerali, kalamin +ium < öz Kadmos Thebai kentini kuran efsanevi Fenikeli önder ~ Fen ḳdm eski, kadim |
|
kadraj | ||
kadran |
~ Fr cadran pusula yüzü, üzerinde ibrenin döndüğü bölümlere ayrılmış yüzey << Lat quadrans dörde bölen, dört ana yönü gösteren yön yıldızı < Lat quadrare dörtlemek +ent° |
|
kadril |
~ Fr quadrille dört kişilik gruplarla yapılan bir dans türü ~ İsp cuadrilla a.a. < İsp cuadro dörtlü, dörtgen, kare << Lat quadrum a.a. |
|
kadro |
~ Fr cadre 1. çerçeve, 2. çerçeveli tablo, özellikle personel çizelgesi, 3. idari personel << Lat quadrum kare, dörtgen |
|
kadük |
~ Fr caduc hukuki geçerliliğini yitirmiş (belge, tüzel kişilik vb.) ~ Lat caducus 1. düşük, düşmüş, 2. varisi olmayan mülk < Lat cadere düşmek |
|
kafa |
~ Ar ḳafā قفا [#ḳfw] başın arka tarafı, ense; genel anlamda baş ≈ Ar ḳafā قفا ardından gitti, izledi |
|