kadastro |
~ Fr cadastre gayrımenkul ölçüm çizelgesi ~ İt catastico a.a. ~ EYun katástiχon κατάστιχον sıralama, cetvel, çizelge < EYun kata+ stíχos στίχος satır, sıra, mısra (< EYun steíχō στείχω dizmek, dizilmek, sıralanmak << HAvr *stei̯gʰ- a.a. ) |
|
kadavra |
~ İt cadavere ceset, özellikle tıbbi amaçla açılan ceset / Fr cadavre a.a. << Lat cadaver ceset < Lat cadere düşmek, ölmek |
|
kadayıf |
~ Ar ḳaṭāˀif قطائف [#ḳṭf faˁāˀil çoğ.] ince hamurdan yapılmış tatlı, baklava < Ar ḳaṭīfa(t) قطيفة [t.] hav, kırpıntı, sütün yüzeyinden alınan kaymak |
|
kadeh |
~ Ar ḳadaḥ قدح [#ḳdḥ faˁal ] içki tası, bardak |
|
kadem |
~ Ar ḳadam قدم [#ḳdm faˁal ] 1. ön, öncelik, 2. adım, ayak |
|
kademe | ||
kader |
~ Ar ḳadar قَدَر [#ḳdr faˁal ] 1. ölçme, değer biçme, 2. ilahi kudret, alın yazısı ≈ Ar ḳadara قَدَرَ ölçtü, ölçüştü |
|
kadı |
~ Ar ḳāḍi قاضٍ [#ḳḍy fāˁil fa.] yargıç < Ar ḳaḍā قضا yargıladı |
|
kadın |
<< ETü ḳātūn/χātūn kraliçe, Hakan eşi veya kızı ~ Sogd χwatēn a.a. |
|
kadırga |
≈ OYun kátergon κάτεργον kürekli ve yelkenli bir tür büyük gemi, trireme < ? |
|
kadife |
~ Ar ḳaṭīfa(t) قطيفة [#ḳṭf faˁīlā(t) sf. fem.] hav, havlı kumaş, kadife < Ar ḳaṭafa قطف sıyırdı, tıraşladı, sütün kaymağını aldı |
|