izole |
~ Fr isoler yalıtmak, yalnızlaştırmak < İt isolare kanal açarak bir yeri karadan koparmak, ada yapmak << OLat insulare [den.] a.a. < Lat insula ada |
|
izomorf |
~ Fr isomorphe / İng isomorph kimyada eş biçimli (molekül) |
|
izoterm |
~ Fr isothèrme 1. sabit sıcaklıkta tutan, 2. iklim haritasında eş sıcaklık çizgisi |
|
izotop |
~ Fr/İng isotope periyodik tablodaki yeri aynı olan elementler ☼ (İlk kullanım: 1913 Frederick Soddy, İng kimyacı.) § EYun ísos ίσος eşit + EYun tópos τόπος yer |
|
izzet |
~ Ar ˁizza(t) عزّة [#ˁzz fiˁla(t) msd.] kudret, güç, değer, ağırlık, saygınlık < Ar ˁazza عَزَّ yüceldi, güçlendi |
|
jackpot |
"kumar makinasında büyük ödül" [ Milliyet - gazete, 1968] ~ İng jack-pot 1. pokerde vale çıkıncaya kadar biriken pot, 2. her türlü kumarda büyük kasa § İng jack bir erkek adı, iskambilde vale + İng pot pota, çanak 05.01.2015 |
|
jaguar |
~ Fr jaguar kedigillerden bir vahşi hayvan, panthera onca ☼ (İlk kullanım: Georges-Louis L. Buffon, Fr. doğabilimci (1707-88).) ~ Port jaguar a.a. ~ Tupi yaguara her tür büyük yırtıcı hayvan |
|
jakar |
~ Fr jacquard bir dokuma türü ~ öz François J. M. Jacquard Fransız tekstilci (1752-1834) |
|
jaketatay |
~ Fr *jacquette à taille bir tür uzun kesimli ceket § Fr jacquette ceket + Fr taille kesim, boy |
|
jakoben |
~ Fr jacobin Fransız Devrimi esnasında (1791) Paris'te St Honoré sokağındaki eski St Jacques manastırında toplanan radikal cumhuriyetçilere verilen ad < OLat iacobus St Jacques de Compostelle, bir hıristiyan azizi +in° < İbr yaˁḳōb יעקב Yakup, Tevrat'a göre İshak'ın oğlu ve İsrailoğullarının atası |
|
jakuzzi |
~ marka Jacuzzi püskürtmeli küvet markası ☼ (İlk kullanım: 1948 Jacuzzi Bros., Amer. pompa imalatçısı.) |
|