in2 |
İngilizce in "1. iç, içeri, içeride, 2. moda olan şey" sözcüğünden alıntıdır. İngilizce sözcük Germence yazılı örneği bulunmayan *in "iç (edat)" biçiminden evrilmiştir. Bu sözcük Hintavrupa Anadilinde aynı anlama gelen yazılı örneği bulunmayan *h₁én (*én) biçiminden evrilmiştir. |
|
inak |
Eski Türkçe ına- "güvenmek" fiilinden Türkiye Türkçesinde +Uk ekiyle türetilmiştir. |
|
inam |
Arapça nˁm kökünden gelen inˁām إنعام "nimet sunma, ihsan etme" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça naˁama نَعَمَ "hoşnut oldu, nimetlendi" fiilinin ifˁāl vezninde (IV) masdarıdır. |
|
inan |
Eski Türkçe yazılı örneği bulunmayan *ına- "güvenmek" biçiminden Türkiye Türkçesinde +In ekiyle türetilmiştir. |
|
inan|mak |
Eski Türkçe ınan- "güvenmek, inanmak" fiilinden evrilmiştir. Eski Türkçe fiil Eski Türkçe aynı anlama gelen yazılı örneği bulunmayan *ına- biçiminden Eski Türkçe +In- ekiyle türetilmiştir. |
|
inanç |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) Eski Türkçe: [ Uygurca İyi ve Kötü Prens Öyküsü, 1000 yılından önce]ol öḏün ınançları buyrukları χanka ınça tép ötündiler [o devrin vezirleri, komutanları hana şöyle deyip anlattılar] Eski Türkçe: [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073]ınanç: al-muˁtamad [[Bundan ötürü güvenilir komutanlara ınanç beg adı verilir.]] Türkiye Türkçesi: [ Ahmed Vefik Paşa, Lehce-ı Osmani, 1876]inanc: Emin, mutemet, mutemen, mevsuk. Yeni Türkçe: [ Osmanlıcadan Türkçeye Cep Kılavuzu, 1935]inanç = Akide, itikat Köken Eski Türkçe ınanç "güvenilen kimse, mutemet; bir unvan, vezir" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe ınan- fiilinden Eski Türkçe +(In)ç ekiyle türetilmiştir. Daha fazla bilgi için inan- maddesine bakınız. Ek açıklama 20. yy'a dek Türkçede "1. güvenilir kimse, 2. güvenilir belge, senet" anlamında kullanılırken, Dil Devrimi döneminde eylem adı anlamı yüklenmiştir. Benzer sözcükler inançlı, inançsız 28.12.2015 |
|
inat |
Arapça ˁnd kökünden gelen ˁinād عناد "inat etme, keyfi veya sübjektif olma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁanada عَنَدَ "ısrar ve inat etti" fiilinin fiˁāl vezninde masdarıdır. Bu sözcük Arapça ˁind عِنْد "taraf, sübjektif görüş" sözcüğünden türetilmiştir. |
|
inayet |
Arapça ˁny kökünden gelen ˁināya(t) عناية "1. ilgilenme, önemseme, 2. özellikle Allah'ın gösterdiği lütuf" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ˁanā عنا "ilgilendirdi, kaygılandırdı, anlamlı idi" fiilinin fiˁāla(t) vezninde masdarıdır. |
|
inbisat |
Arapça bsṭ kökünden gelen inbisāṭ إنبساط "genleşme, rahatlama, ferahlama" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça basaṭa بسط "yaydı, açtı" fiilinin infiˁāl vezninde (VII) masdarıdır. |
|
ince |
Eski Türkçe inçge veya yinçge "ince, narin" sözcüğünden evrilmiştir. Eski Türkçe sözcük Eski Türkçe yazılı örneği bulunmayan *yinç- "küçülmek? daralmak?" biçiminden Eski Türkçe +gA ekiyle türetilmiştir. Bu sözcük Eski Türkçe yazılı örneği bulunmayan *ñin(i)ş- biçiminden evrilmiştir. |
|
incele|mek |
Türkiye Türkçesi ince sözcüğünden Yeni Türkçe +lA- ekiyle türetilmiştir. |
|