ilmühaber |
~ Ar ˁilm ū χabar علم و خبر bilgi ve haber |
|
iltibas |
~ Ar iltibās إلتباس [#lbs iftiˁāl VIII msd.] bulaşma, bulanıklık < Ar labasa لبس kardı, kattı |
|
iltica |
~ Ar ilticāˀ إلتجاء [#lcA iftiˁāl VIII msd.] sığınma < Ar lacaˀa لَجَأَ sığındı |
|
iltifat |
~ Ar iltifāt إلتفات [#lft iftiˁāl VIII msd.] dikkat ve ilgi gösterme, ilgilenme, kayırma < Ar lafata لَفَتَ döndü, eğildi, yöneldi |
|
iltihak |
~ Ar iltiḥāḳ إلتحاق [#lḥḳ iftiˁāl VIII msd.] katılma, eklenme, yapışma < Ar laḥaḳa لحق katıldı, eklendi |
|
iltihap |
[ Hoca Sa'deddin Ef., Tacü't-Tevârih, 1574] ~ Ar iltihāb إلتهاب [#lhb iftiˁāl VIII msd.] yanma, yangın, tıpta enfeksiyon < Ar lahab لهب alev, ateş Benzer sözcükler: iltihabi, iltihaplanmak 26.08.2014 |
|
iltimas |
~ Ar iltimās إلتماس [#lms iftiˁāl VIII msd.] birinin elini veya eteğini tutarak rica etme, başvuru, dilekçe < Ar lamasa لَمَسَ dokundu, elledi |
|
iltisak |
~ Ar iltiṣāḳ إلتصاق [#lṣḳ VIII msd.] yapışma, bitişme < Ar laṣaḳa yapıştı |
|
iltizam |
~ Ar iltizām إلتزام [#lzm iftiˁāl VIII msd.] 1. benimseme, üstlenme, 2. mantıken zorunlu kılma, gerektirme < Ar lazima لزم ilişti, ilişik idi, gerekti |
|
ilüstrasyon |
~ Fr illustration resimleme, renklendirme, nakış ~ Lat illustratio 1. aydınlatma, 2. a.a. < Lat illustrare [den.] aydınlatmak, parlatmak +()tion < Lat in+1 lustrum parıltı |
|
ilzam |
~ Ar ilzām إلزام [#lzm ifˁāl IV msd.] gerektirme, zorunlu kılma, mantıkta çıkarsama < Ar lazima لزم gerekti |
|