haza |
Arapça hāḏā هٰذا "bu, şu, işbu, işte" sözcüğünden alıntıdır. |
|
hazakat |
Arapça ḥḏḳ kökünden gelen ḥaḏiḳ حاذق "mahir, becerikli" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḥaḏāḳa(t) حذاقة "maharet, beceri" sözcüğü ile eş kökenlidir. Bu sözcük Arapça ḥaḏiḳa حذق "mahir ve becerikli idi" fiilinin faˁāla(t) vezninde masdarıdır. |
|
hazan1 |
Farsça χazān خزان "sonbahar" sözcüğünden alıntıdır. |
|
hazan2 |
İbranice ve Aramice/Süryanice ḥazzān חזן "1. tapınak görevlisi, 2. sinagogda ilahi okumakla görevli kişi, kantor" sözcüğünden alıntıdır. İbranice sözcük Akatça χazannu veya χazānu "kent yöneticisi" sözcüğünden alıntıdır. |
|
hazar |
Arapça ḥḍr kökünden gelen ḥaḍar حَضَر "1. meskûn ve ekilip biçilen yer, abadanlık, 2. seferi veya bedevi olmama hali, yerleşiklik" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḥaḍara حَضَرَ "meskûn ve yerleşik idi" fiilinin faˁal vezninde masdarıdır. |
|
hazf | ||
hazım |
Arapça hḍm kökünden gelen haḍm هَضْم "sindirim" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça haḍama هَضَمَ "sindirdi" fiilinin faˁl vezninde masdarıdır. |
|
hazır |
Arapça ḥḍr kökünden gelen ḥāḍir حاضر "şimdi ve burada olan, huzurda bulunan, mevcut, amade" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḥaḍara حضر "hazır idi, huzurda idi" fiilinin fāˁil vezninde etken fiil sıfatııdır. |
|
hazin |
Arapça ḥzn kökünden gelen ḥazīn حزين "hüzünlü, üzücü" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḥazana حزن "üzdü" fiilinin faˁīl vezninde sıfatıdır. |
|
hazine |
Arapça χzn kökünden gelen χazīna(t) خزينة "gömü, depo, kıymetli eşya veya para konulan yer" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Orta Farsça aynı anlama gelen ganz veya gazn veya gazīnag sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Eski Farsça aynı anlama gelen gaza veya ganza- sözcüğünden evrilmiştir. |
|
haziran |
Arapça ḥazīrān حزيران "Rumi takvimin dördüncü ayı" sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcüğün kökeni belirsizdir. |
|