happy hour |
~ İng happy hour mutlu saat, barda akşam yemeğinden önce indirimli içki satışı yapılan saat § İng happy 1. şanslı, rast gelen [esk.], 2. mutlu (< İng hap talih, şans ) ~ İng hour saat (~ Lat hora saat, mevsim, zaman ~ EYun ʰōra ὥρα a.a. ) |
|
hapşu |
: onom aksırma sesi |
|
har1 |
~ Ar ḥarr حرّ [#ḥrr faˁl msd.] ateş < Ar ḥarra حرّ kızdı, yandı |
|
har2 |
: onom şiddetli nefes sesi |
|
hara |
~ Fr haras damızlık at çiftliği ~? Ar faras فَرَس at |
|
harabe | ||
haraç |
~ Ar χarāc خراج [#χrc faˁāl msd.] salma, bir tür vergi ~ Aram khəragā/kharəgā כרגא kelle vergisi (Kaynak: Jastrow sf. 664.)~ EYun χorēgía χορηγία kamu giderleri için halktan alınan para, özellikle olağan dışı savaş vergisi (Kaynak: LS sf. 1998-1999, Chant sf. 1269-70.)< EYun χorēgós χορηγός tören-başı, Eski Yunan'da kamusal ve dini törenleri düzenleyen görevli +ia < EYun χorós χορός tören, dans, raks, koro |
|
harakiri |
~ Jap harakiri karın deşme yoluyla intihar § Jap hara karın + Jap kiri deşme |
|
harala gürele |
< onom har gür telaş, kargaşa |
|
haram |
~ Ar ḥarām حرام [#ḥrm faˁāl msd.] yasak, özellikle dinen yasak olan ≈ Ar ḥaruma/ḥarima حَرُِمَ yasak veya dokunulmaz veya kutsal idi |
|
harap |
~ Ar χarāb خراب [#χrb faˁāl msd.] yıkım, yıkıntı < Ar χaraba خرب harap oldu ≈ Aram ḥārib חרב viran olma, yıkım |
|