handikap |
~ İng handicap 1. çeşitli atlara şanslarını eşitlemek için farklı ağırlıklar yüklendiği at yarışı türü, 2. oyunda rakibe tanınan avantaj, 3. dezavantaj < İng hand i' cap «el şapkada», eski bir oyun § İng hand el + İng cap külah, şapka |
|
handiyse |
< ETü kanda/kayda nerede < ETü kañu ne, hangi +dA |
|
handle |
~ İng handle 1. ele getirmek, idare etmek, 2. sap, tutamak << Ger *handlion ellemek, ele getirmek < Ger *hand- el |
|
hane |
~ Fa χāne خانه 1. ev, konut, 2. Arap rakamlarında basamak << OFa χānag ev |
|
hanedan |
~ Fa χāne-dān خاندان ev, konut |
|
hanefi |
~ Ar ḥanafī حنفي İslam hukukunda Ebu Hanife mezhebi < öz Abū ḥanīfa أبو حنيفة İslam hukukçusu Numan bin Sabit'in künyesi (M 699-767) +ī <? Ar ḥanaf ayağı eğri, ayak parmakları yamuk olup topallayan Not: M 8. yy'da Irak'ın henüz egemen dili olan Aramicede ḥaneph "pagan, çok tanrıcı" anlamındadır. 03.10.2017 |
|
hanende |
~ Fa χʷānande خواننده okuyan, şarkı söyleyen < Fa/OFa χʷāndan/χanīdan خواندن/خنيدن okumak, şarkı söylemek +anda ≈ Ave χʷan- a.a. << HAvr *swenh₂- (*swen-) şarkı söylemek |
|
hangar |
~ Fr hangar dört yanı açık üstü kapalı yapı, çardak [esk.], uçak deposu << EFr hangart a.a. ≈ OLat hangardum/hangardium |
|
hangi |
<< TTü kankı/χankı hangi < ETü-O kanı/χanı ne, hangi +kI |
|
hanım |
<< OTü χānum hükümdar eşine hitap şekli [1ci tekil kişi iyelik ekiyle] (Kaynak: Doerfer sf. III §1163.)< ETü χān hükümdar +Um |
|
hani1 |
<< TTü kanı hani, nerede [soru edatı] << ETü kañu/kayu a.a. |
|