hançere |
~ Ar ḥancara(t) حنجرة [#ḥncr faˁlala(t) q. msd.] boğazın üst kısmı, gırtlak, veya boğazı kapatan kas (≈ İbr gargeret גרגרת a.a. ≈ Akad gangaritu a.a. ) |
|
handan |
~ Fa χʷandān خوَندان gülen, gülümseyen < Fa χʷandan خوَندن gülmek +ā(n) ≈ OFa χandag gülme |
|
handikap |
~ İng handicap 1. çeşitli atlara şanslarını eşitlemek için farklı ağırlıklar yüklendiği at yarışı türü, 2. oyunda rakibe tanınan avantaj, 3. dezavantaj < İng hand i' cap «el şapkada», eski bir oyun § İng hand el + İng cap külah, şapka |
|
handiyse |
< ETü kanda/kayda nerede < ETü kañu ne, hangi +dA |
|
handle |
~ İng handle 1. ele getirmek, idare etmek, 2. sap, tutamak << Ger *handlion ellemek, ele getirmek < Ger *hand- el |
|
hane |
[ Codex Cumanicus, 1303] ~ Fa χāne خانه 1. ev, konut, 2. Arap rakamlarında basamak << OFa χānag ev Not: Karş. Sogd xānā "ev". Benzer sözcükler: ameliyathane, aşhane, balıkhane, baruthane, basmahane, batakhane, birahane, boyahane, bulaşıkhane, buzhane, çayhane, çilehane, dershane, devlethane, doğumhane, eytamhane, fakirhane, fotoğrafhane, gasilhane, gazhane, haddehane, hane halkı, haneberduş, hapishane, hastahane, hayalhane, ibadethane, idarehane, imalathane, kahvehane, kayıkhane, keşhane, kesimhane, kıraathane, kumarhane, lengerhane, mahpushane, misafirhane, muayenehane, pastahane, pastane, patrikhane, postahane, rasathane, sefarethane, silahhane, tabakhane, tımarhane, umumhane, yatakhane, yazıhane, yemekhane Bu maddeye gönderenler: berhane, cephane, darphane, ekserhane, han1 (hanüman, külhan), hanedan, kerhane, kuşhane, kütüphane, memişhane, meyhane, salhane, şeşhane 14.11.2019 |
|
hanedan |
~ Fa χāne-dān خاندان ev, konut |
|
hanefi |
~ Ar ḥanafī حنفي İslam hukukunda Ebu Hanife mezhebi < öz Abū ḥanīfa أبو حنيفة İslam hukukçusu Numan bin Sabit'in künyesi (M 699-767) +ī <? Ar ḥanaf ayağı eğri, ayak parmakları yamuk olup topallayan |
|
hanende |
~ Fa χʷānande خواننده okuyan, şarkı söyleyen < Fa/OFa χʷāndan/χanīdan خواندن/خنيدن okumak, şarkı söylemek +anda ≈ Ave χʷan- a.a. << HAvr *swenh₂- (*swen-) şarkı söylemek |
|
hangar |
~ Fr hangar dört yanı açık üstü kapalı yapı, çardak [esk.], uçak deposu << EFr hangart a.a. ≈ OLat hangardum/hangardium |
|
hangi |
<< TTü kankı/χankı hangi < ETü-O kanı/χanı ne, hangi +kI |
|