huşunet |
Arapça χşn kökünden gelen χuşūna(t) خُشُونة "sertlik, haşinlik" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça χaşuna خَشُنَ "kaba saba idi" fiilinin fuˁūla(t) vezninde masdarıdır. |
|
hutbe |
Arapça χṭb kökünden gelen χuṭba(t) خُطبة "formel konuşma, söylev, Cuma günü camide yapılan söylev" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça χaṭaba خَطَبَ "nutuk söyledi" fiilinin fuˁla(t) vezninde ismi merresidir. |
|
huy |
Farsça χū veya χūy خوى "tabiat, karakter" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça aynı anlama gelen χōg sözcüğünden evrilmiştir. |
|
huzme |
Arapça ḥzm kökünden gelen ḥuzma(t) حزمة "bir kucak dolusu (odun, ekin), demet" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḥazama حزم "bağladı, iki koluyla kucakladı" fiilinin fuˁla(t) vezninde ismi merresidir. |
|
huzur |
Arapça ḥḍr kökünden gelen ḥuḍūr حضور "1. hazır olma, mevcut olma, şimdi ve burada olma, 2. yerleşik olma, göçebe olmama, 3. rahat, asayiş" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḥaḍara حضر "hazır idi, durdu (hareketli ve seferi zıddı)" fiilinin fuˁūl vezninde masdarıdır. |
|
hüccet |
Tarihçe (tespit edilen en eski Türkçe kaynak ve diğer örnekler) [ Kutadgu Bilig, 1069]tanuk kayda bolsa bu ḥuccat anuk [tanık neredeyse bu belge/delil orada hazır] Köken Arapça ḥcc kökünden gelen ḥucca(t) حجّة "belge, mahkemede delil" sözcüğünden alıntıdır.Daha fazla bilgi için hac maddesine bakınız. Ek açıklama Aynı Arapça kökten gelen ḥacc "hac, festival" adı veya ḥacca "saçını kazıttı, kafatasını deldi" fiiliyle anlam bağı kurulamaz. 01.06.2020 |
|
hücre |
Arapça ḥcr kökünden gelen ḥucra(t) حجرة "kapatılmış yer, oda" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḥacara حجر "kapattı, yasakladı" fiilinin fuˁla(t) vezninde ismi merresidir. |
|
hücum |
Arapça hcm kökünden gelen hucūm هجوم "üstüne varma, saldırma" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça hacama هجم "üstüne vardı, saldırdı" fiilinin fuˁūl vezninde masdarıdır. |
|
hüda |
Farsça χodā خدا "tanrı, hükümdar, sahip" sözcüğünden alıntıdır. Farsça sözcük Orta Farsça aynı anlama gelen χʷadāy sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Avesta (Zend) dilinde aynı anlama gelen χʷa-dāta sözcüğünden evrilmiştir. Avestaca sözcük Avesta (Zend) dilinde hva- veya χʷa "kendi" ve Avesta (Zend) dilinde dā- "vermek, koymak, yapmak, yaratmak, belirlemek" sözcüklerinin bileşiğidir. |
|
hüdayinabit |
Farsça χudāyī nābit خداى نابت "kendiliğinden biten (bitki)" deyiminden alıntıdır. Farsça deyim Farsça χudāyī خداى "tanrısal, tanrıdan" ve Arapça nbt kökünden gelen nābit نابت "biten" sözcüklerinin bileşiğidir. |
|
hüküm |
Arapça ḥkm kökünden gelen ḥukm حُكْم "1. yargılama, 2. yargı, karar, buyruk" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça ḥakama حَكَمَ "yargıladı, hükmetti" fiilinin fuˁl vezninde masdarıdır. |
|