fırka |
~ Ar firḳa(t) فرقة [#frḳ fiˁla(t) mr.] ayrışan insan grubu, bölük, hizip, fraksiyon < Ar faraḳa فَرَقَ ayırdı |
|
fırkateyn |
~ İt fregatone [büy.] bahriyede fregata'dan büyük bir tür gemi < İt fregata bir tür üç direkli ve hızlı savaş gemisi, firkete +on |
|
fırla|mak |
< onom pır/fır uçma veya seğirtme sesi +lA- |
|
fırsat |
~ Ar furṣa(t) فرصة [#frṣ fuˁla(t) mr.] bir işin yapılacağı aralık, vesile, şans ~ Aram pirṣā פִּרְצָה [#prṣ] delik, gedik (özellikle surda) < Aram pəraṣ פרצ delme, gedik açma |
|
fırtına |
~ Yun fortúna φορτούνα denizde şiddetli hava (Kaynak: LF sf. §305)~ İt/Lat fortuna kader, kısmet, kaza << HAvr *bʰr̥-tew-no- «(günün) getirdiği» < HAvr *bʰer-¹ taşımak, getirmek |
|
fıs |
TTü: [ Mercimek Ahmed, Kâbusname terc., 1432] : onom alçak volümle konuşma sesi Benzer sözcükler: fısıl, fısıl fısıl, fısıldamak, fısıldaşmak, fısıltı, fısır, fısır fısır, fısırdamak, fısırtı, fıslamak Bu maddeye gönderenler: fosur 25.05.2015 |
|
fısk |
~ Ar fisḳ فسق [#fsḳ fiˁl msd.] suç, ahlaksızlık < Ar fasaḳa فَسَقَ suç işledi ≈ Aram pəsaḳh פְּסַק [#psḳ] 1. kesme, yarma, 2. yargılama |
|
fıskiye |
< onom fıs/fış su püskürme sesi +īya(t)1 |
|
fıstık |
~ Ar fustuḳ فستق fıstık ~ OFa pistak a.a. |
|
fış |
: onom su püskürme sesi, ipek kumaş sesi |
|
fışkı |
~ Yun fúski φούσκη dışkı << EYun phýskē φύσκη 1. kabartı, şişkin şey, 2. kalın barsaktan yapılan sucuk, bumbar < EYun physáō φυσάω şişirmek, kabartmak < EYun phýō φύω şişmek, kabarmak |
|