envanter |
~ Fr inventaire ayrıntılı mal listesi, döküm ~ OLat inventarium < Lat invenire rast gelmek, bulmak +ari° < Lat in+1 venire, vent- gelmek |
|
enzim |
~ Fr/İng enzyme canlı organizmalarda katalizör rolü oynayan bazı kimyasal maddelerin genel adı ~ Alm Enzym a.a. ☼ (İlk kullanım: 1878 Wilhelm Kühne, Alm. fizyolojist.) < EYun enzéō ενζέω içten kabarmak, mayalanmak < EYun en+ zéō ζέω kabarmak, kaynamak, mayalanmak << HAvr *i̯es- a.a. |
|
epe |
~ Fr épée düz ve ensiz kılıç << EFr espede a.a. << Lat spatha pala, kürek ~ EYun spáthē σπάθη kürek << HAvr *(s)peh₂-dʰeh₁- (*(s)pā-dʰē-) a.a. |
|
epeyi |
< TTü eyü iyi |
|
epidemi |
~ Fr épidémie salgın hastalık ~ EYun epidēmía επιδημία halk arasında (yayılan) şey, salgın < EYun epi+ dêmos δῆμος halk |
|
epiderm |
[ Milliyet - gazete, 1950] ~ Fr épiderme üst deri ~ EYun epidermís επιδερμίς a.a. < EYun epi+ dérma δέρμα deri Benzer sözcükler: epidermik, epidermis 13.01.2015 |
|
epididim |
~ Fr épididyme husyelerin üst kısmında bulunan büklümlü kanal ~ EYun epidídymis επιδίδυμις «ikizlerin üstü», a.a. < EYun epi+ dídymos δίδυμος [dev.] ikiz < EYun dýo δύο iki |
|
epidural |
~ İng epidural beyin veya omuriliğin dış zarını etkileyen § EYun épi- üstü, üzeri + OLat dura mater «sert kütük», beyin ve omuriliğin dış zarı +al° (< Lat durus sert, pek ) |
|
epifani |
~ Fr épiphanie / İng epiphany 1. İsa'nın üç krallara görünmesi hadisesi ve bu hadiseyi kutlayan yortu, 6 Ocak, 2. manevi aydınlanma ~ EYun epiphaneia επιφανεία zuhur, aydınlanma, özellikle bir tanrının insanlara görünmesi < EYun epiphaínō επιφαίνω birden görünme, aydınlanma, zuhur etme +ia < EYun epi+ phaínō φαίνω ışımak, aydınlanmak |
|
epigrafi |
~ Fr épigraphie yazıtlara ilişkin uzmanlık dalı ~ EYun epigraphḗ επιγραφή son-yazı, mezar yazıtı |
|
epigram |
~ Fr épigramme mezar veya anıt yazıtı, kısa ve özlü manzume ~ EYun epígramma ἐπίγραµµα yazıt < EYun epigráphō ἐπιγράϕω üzerine-yazmak +ma(t) < EYun epi+ gráphō γράϕω yazmak |
|