endogami |
~ Fr endogamie aile veya aşiret içi evlilik § EYun éndon ένδον iç + EYun gámos γάμος evlenme +ia |
|
endokrin |
~ Fr/İng endocrine iç salgılara ilişkin, tıpta hormonların genel adı ☼ (İlk kullanım: 1909) § EYun éndon ένδον iç + EYun krínō κρίνω ayırmak, salgılamak |
|
endorfin |
~ İng endorphin beyinde oluşan ve yapıca morfine benzeyen kimyasal madde ☼ (İlk kullanım: 1974 Eric Simon, Amer. kimyacı.) § İng endogenous içeride üreyen + İng morphine morfin |
|
endoskop |
~ Fr endoscope iç organları gözleme aygıtı § EYun éndon ένδον iç + EYun skopéō σκοπέω gözlemek |
|
endurans |
~ Fr/İng endurance dayanıklılık < Fr endurer dayanmak, pekişmek +entia << Lat indurare [den.] a.a. < Lat in+1 durus pek, sağlam |
|
endüksiyon |
[ Mehmed Bahaeddin (Toven), Yeni Türkçe Lugat, 1924] ~ Fr induction çıkarsama, tümevarım ~ Lat inductio < Lat inducere sevketmek, -e götürmek, yol açmak +(t)ion < Lat in+1 ducere, duct- sevketmek → dük Benzer sözcükler: endüktif, indüksiyon, indüktif 08.10.2017 |
|
endüljans |
~ Fr indulgence 1. göz yumma, hoşgörme, 2. Katolik kilisesinde itiraf ve tövbe sonucu bazı günahların gözardı edilmesi ~ Lat indulgentia a.a. < Lat indulgēre göz yummak, sabır göstermek +entia |
|
endüstri |
~ Fr industrie 1. çalışkanlık, çalışarak ortaya konan şeyler, 2. sanayi << Lat industria gayret, çalışkanlık < Lat industrius çalışkan ~ ALat endo-struus << HAvr *streu- yaymak, sermek, ortaya çıkarmak |
|
ene|mek |
<< ETü ine- işaretlemek, özellikle hayvanın kulağını keserek işaretlemek < ETü *in im, işaret +(g)A- ≈? ETü im/yim/yin a.a. |
|
enerji |
~ Fr énérgie iş yapma gücü ~ EYun enérgeia ενέργεια çalışkanlık, etkinlik < EYun energós ενεργός çalışkan, faal < EYun en+ érgon έργον iş, çalışma |
|
enfantil |
~ Fr infantil çocukça, çocuksu ~ Lat infantilis a.a. < Lat infans dilsiz, henüz konuşamayan çocuk, bebek +()bilis < Lat in+2 fans, t- konuşan < Lat fari, fat- söylemek +ent° |
|