bordo |
~ Fr bordeaux Bordeaux şarabına özgü koyu kırmızı renk < öz Bordeaux Fransa'da bir kent << Lat Burdigala a.a. |
|
bordro |
~ Fr borderau çizelge, çizgilerle bölünmüş tablo < Fr bord kenar, sınır ~ Ger *bordhaz a.a. |
|
bordür |
~ Fr bordure kenarlık, çerçeve < Fr border [den.] kenarlamak, yanına varmak, kenar veya sınır çizmek +(t)ura < Fr bord kenar ~ Ger *bordh- a.a. << HAvr *bʰerdʰ- kesmek |
|
bornoz |
~ Ar burnūs/burnus برنوس/برنس Mağrip'e özgü külahlı cübbe ≈ OLat birrus a.a. |
|
borsa |
~ İt borsa / Fr bourse menkul değer çarşısı < öz van der Burse 15. yy'da Felemenkli tüccar ailesi |
|
boru |
ETü: [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073] << ETü *burġu boynuz şeklinde üfleme çalgısı < ETü bur- bükmek, helezoni şekil vermek +gU → bur- Not: Kaşgarlı'da görülen borğuy biçimi açıklanmaya muhtaçtır. Keza TTü ilk hecedeki /o/ sesi düşündürücüdür. Benzer sözcükler: boru çiçeği, boru hattı, soba borusu, su borusu Bu maddeye gönderenler: borazan 24.02.2015 |
|
boson |
~ İng boson nükleer fizikte bir parçacık ☼ (İlk kullanım: 1947 Paul Dirac, İng. fizikçi.) < öz Satyendra Nath Bose Hintli matematikçi (1894-1974) |
|
bostan |
~ Fa būstān/būyistān بوستان/بويستان bahçe, özellikle çiçek bahçesi << OFa bōḏestān/bōyestān a.a. < OFa bōḏ/bōy koku |
|
boş |
<< ETü boş serbest, salık, kayıtsız |
|
boşa|mak |
≈ ETü boşu- salmak, çözmek, serbest bırakmak < ETü boş +U- |
|
bot1 |
~ Fr botte kalın ve kaba ayakkabı, postal |
|