bonzai |
~ Jap bonsai 盆栽 «çanak bitkisi», özel yöntemle yetiştirilen cüce ağaç ~ Çin penzai a.a. § Çin pén 盆 çanak, tepsi + Çin zāi 栽 dikmek, bitki yetiştirmek |
|
bor |
~ Fr bore borakstan elde edilen ametalik element < YLat boracium a.a. ☼ (İlk kullanım: 1812 Sir Humphrey Davy, İng. kimyacı .) < OLat borax |
|
bora |
~ Moğ boruğa(n) yağmur |
|
boraks |
~ Fr/İng borax bir mineral, sodyum borat ~ OLat borach/borac a.a. ~ Ar būraḳ بورق [#brḳ] güherçile (potasyum nitrat) ~ OFa *būrak a.a. |
|
boran |
|
|
borani |
[ Danişmend-Name, 1360] ~ Fa būrānī بورانى kesilmiş hamur parçaları ve sebze ve etle yapılan bir yemek, Acem yahnisi <<? Fa buġrā χānī < öz Buġrā 10. yy'da yaşamış bir Türk hakanı → börek Not: Rivayete göre Türk hakanı Buğra Han veya Husrev Perviz'in kızı olan Būrān veya Halife Memun'un eşi olan bir başka Būrān onuruna adlandırılmıştır. Buna karşılık Ar barniyya, çoğ. baranī"çömlek, güveç". 09.09.2017 |
|
borazan |
<< TTü boru-zen boru çalan, borazancı |
|
borç1 |
~ Sogd pwrç ödünç alınan veya verilen şey ≈ Ave pərəti-ş ödünç alma veya verme < EFa/Ave par- ödemek << HAvr *per-¹ - |
|
borç2 |
~ Rus borşç борщ pancar ve lahana ile yapılan bir çorba < Rus borşçevik борщевик ayı baldıranı adı verilen baharlı ot, heracleum |
|
borda |
~ İt bordo geminin yanı ≈ Fr bord kenar, sınır |
|
borderline |
~ İng borderline sınır hattı, psikolojide hastalıkla sağlık arasındaki sınırda bulunan § İng border sınır, kenar + İng line çizgi |
|