boğa |
<< ETü buka sığırın erkeği |
|
boğaz |
<< ETü boġuz anatomide boğaz, her türlü dar geçit < ETü boġ- sıkmak, özellikle boğaz sıkmak +Uz |
|
boğum |
<< ETü boġım eklem < ETü boġ- +Im |
|
bohça |
< ETü boġ torba, bohça +çA |
|
bohem |
~ Fr bohéme Bohemyalı, çingene (17. yy), berduş, sanatçı (19. yy) < öz Bohême Bohemya, Orta Avrupa'da bir ülke |
|
bok |
ETü: [ Kaşgarî, Divan-i Lugati't-Türk, 1073] << ETü bok 1. küf, pas, 2. (Oğuzca) dışkı Benzer sözcükler: boğsak, boktan, demir boku, mok 05.09.2017 |
|
boks |
~ İng box 1. döğüşmek, yumruk atmak, 2. boks sporu |
|
bokser |
~ İng boxer 1. döğüşçü, 2. döğüş köpeği, bir köpek cinsi, 3. boksör şortuna benzeyen erkek donu < İng box döğüşmek, yumruk atmak, boks sporu yapmak +er |
|
boksit |
~ Fr bauxite alüminyum hidrat içeren bir mineral ☼ (İlk kullanım: 1821 Pierre Berthier, Fr. mineralojist.) < öz Beaux Güney Fransa'da bir köy +ite |
|
bol |
<< OTü bol çok, bereketli < ETü bol- olmak |
|
bold |
~ İng bold 1. cesur, cüretli, 2. tipografide kalın yazı << Ger *baltha cesur, güçlü kuvvetli << HAvr *bʰol-to-s < HAvr *bʰel-¹ şişmek, kabarmak |
|