barsama |
~ Yun vársamo βάρσαμο naneye benzer güzel kokulu ot, achillea millefolium << EYun bálsamon βάλσαμον tropik ülkelerden gelen güzel kokulu bir sakız, pelesenk |
|
barter |
~ İng barter takas, değiş tokuş ~ EFr barater/bareter pazarlık, yalan dolan, irtikâp ≈ İt baratteria deniz ticaret hukukunda kaptanın taşıdığı malı zimmetine geçirmesiyle oluşan suç, irtikâp < ? |
|
barut |
≈ Ar bārūt/bārūd بارود güherçile ~ OYun pýrōton πύρωτον bir tür yanıcı kimyasal ≈ EYun pyrítēs líthos πυρίτης λίθος «ateş taşı», a.a. < EYun pyr πυρ ateş |
|
baryum |
~ YLat barium bir element ☼ (İlk kullanım: 1808 Sir Humphrey Davy, İng. kimyacı (1778-1829).) < Lat barytes barit, baryum sülfat minerali +ium < EYun barýs βαρύς ağır |
|
bas|mak |
<< ETü bas- bastırmak, baskın yapmak, çullanmak, eziyet etmek |
|
bas1 |
baso [ Ahmed Rasim, Şehir Mektupları, 1897] ~ Fr basse müzikte pes perde ~ İt basso << OLat bassus aşağı, alçak Benzer sözcükler: basso Bu maddeye gönderenler: kontrbas 05.07.2012 |
|
bas2 |
: onom bağırma sesi |
|
basamak |
< TTü bas- +(A)mAk |
|
basen |
~ Fr bassin leğen, leğen kemiği, kalça << OLat bacinus leğen < OLat bacus/bacarium tekne, çukur kap +in° ~? Kelt |
|
basın |
< TTü bas- +In |
|
basınç |
~ ETü basınç tazyik, zulüm (< ETü basın- aşağılamak, kahretmek, ezmek ) < ETü bas- +(In)ç |
|