badik |
< TTü pati/badi ördek, ördek gibi salınarak yürüyen < çoc |
|
badire |
~ Ar bādira(t) بادرة [#bdr fāˁila(t) fa. fem.] öfke ve düşüncesizlikle yapılan şey veya söylenen söz ve bundan kaynaklanan kötülük < Ar badara بَدَرَ aniden geldi, uğradı |
|
badminton |
~ İng badminton tüylü hafif topla oynanan bir tür tenis < öz Badminton House Gloucestershire'da Beaufort Dükü'nün malikânesi |
|
badya |
~ Ar bāṭiya(t) باطية [#bṭw fāˁila(t) ] şarap kadehi ~ EYun potḗrion ποτήριον a.a. < EYun pínō, pot- πίνω içmek, özellikle içki içmek +ion |
|
bagaj |
~ Fr bagage yolculukta taşınan ağırlık, eşya ve edevat ≈ İsp bagaje a.a. (~? Ar būḳca a.a. ~ TTü boğça/boχça bohça ) |
|
baget |
[ Cumhuriyet - gazete, 1937] ~ Fr baguette [küç.] çubuk < Fr bague sopa, baston +et° ≈ Lat baculum a.a. << HAvr *bak- a.a. Benzer sözcükler: piliç baget Bu maddeye gönderenler: bakteri (bakterisit), balyoz2, basil 30.09.2017 |
|
bağ1 |
<< ETü baġ 1. bağlama eylemi, bağ, düğüm, 2. bağlı şey, bohça, ittifak < ETü ba- bağlamak +I(g) |
|
bağ2 |
~ Fa bāġ باغ bahçe, sebze ve meyve yetiştirilen yer << OFa bāġ 1. kısmet, pay, kişiye tahsis edilen mülk, 2. bahçe |
|
bağa |
<< ETü baka kurbağa |
|
bağdadi |
< öz Bāğdād Irak'ta bir kent < OFa bāġ dād tanrı verdi veya tanrının verdiği +ī |
|
bağdaş |
<< ETü baġdaş bacaklarını kavuşturma < ETü baġda- sarmalamak, çelme vurmak +Iş < ETü baġ sarma +dA- |
|