asemptot |
~ Fr asymptote geometride hiperbol eğrisiyle kesişmeyen çizgi ~ EYun asýmptōtēs ασύμπτωτης «rastlaşmaz» < EYun a(n)+ syn- συν- bir arada, beraber + EYun piptō, ptō- πιπτω, πτω- düşmek |
|
asena |
~ ETü aşina Göktürk hükümdarlarının hanedan adı ~ Sogd ağşēna/ağsīnag mavi veya yeşil ≈ Saka aşşeina mavi, koyu mavi (Kaynak: BaileyS sf. 26)≈ Ave aχşaēna karanlık, koyu renk < Ave a+ χşaēta ışık, ışıma (Kaynak: Barth sf. 51, 541) |
|
ases |
~ Ar ˁasas عسس [#ˁss] gece bekçisi, devriye < Ar ˁassa عسّ gece (gizlice) dolandı, kol gezdi |
|
asetat |
~ Fr acétate / İng acetate 1. asetik asit tuzlarının genel adı, 2. selüloz asetat bazlı bir tür şeffaf polimer |
|
asetik |
~ Fr acétique sirkeye ait, sirke asidi ☼ (İlk kullanım: 1787 Guyton de Morveau, Fr. kimyacı.) < Lat acetum [pp. n.] sirke +ic° < Lat acescere [den.] ekşimek, keskinleşmek +()t° < Lat acus sivri, keskin +esc- |
|
asetilen |
[ Mehmed Bahaeddin (Toven), Yeni Türkçe Lugat, 1924] ~ Fr acétylène kimyada bir bileşim ☼ (İlk kullanım: Berthelot, Fr. kimyacı (1823-1907).) < Fr acétique → asetik 01.01.2011 den önce |
|
aseton |
~ Fr acétone kimyada asetik asitin yanıcı ve uçucu bir türevi < Lat acetum sirke |
|
asfalt |
~ Fr asphalte bitüm, asfalt ~ EYun ásphalton άσφαλτον a.a., Babil ve İran'da bulunan bir tür neftli madde |
|
asfalya |
~ Yun asfalía ασφαλία güvence, güvenlik, sigorta << EYun asphalḗs ασφαλής «düşmez», emin, güvenli, sağlam +ia < EYun a(n)+ sphállō σφάλλω düşürmek, çelmek |
|
asgari |
< Ar aṣġar أصغر [#ṣġr afˁal kıy.] daha küçük, en küçük < Ar ṣaġīr صغير küçük |
|
ashap |
~ Ar aṣḥāb أصحاب [#ṣḥb afˁāl çoğ.] sahipler, dostlar, özellikle peygamberin dostları < Ar ṣāḥib صاحب [t.] dost |
|