albüm |
~ Fr album boş yapraklardan oluşan kitap, ciltli defter ~ Lat album [n.] beyaz şey, beyaz kâğıt, boş sayfa < Lat albus beyaz |
|
albümin |
~ Fr albumine yumurta akında bulunan bir protein << Lat albumen ak madde, yumurta akı < Lat albus beyaz +men |
|
alçak |
<< ETü alçak uysal, yumuşak, hakir, yavaş ≈ ETü-O aşak dağ dibi, aşağı |
|
alçı |
<< OTü alçu sıva yapımında kullanılan ak toprak, talk << ETü aşu boya yapımında kullanılan kızıl toprak |
|
aldan|mak |
< ETü alda- aldatmak, kandırmak +In- < ETü al hile +dA- |
|
aldehit |
[ Cemiyeti Tıbbiyei Osmaniye, Lugat-i Tıbbiye, 1873] ~ Fr aldéhyde / İng aldehyde alkollerden elde edilen bir kimyasal madde sınıfı < YLat alcool dehydrogenatus suyu alınmış alkol Bu maddeye gönderenler: formaldehit 10.01.2018 |
|
aldente |
~ İt al dente «dişe gelir», az pişmiş makarnayı tarif eden bir söz < İt à+ dente diş << Lat dens, dent- a.a. |
|
aldır|mak |
<< OTü aldur- (≈ ETü altız- yakalatmak, almasına neden olmak ) < ETü al- +tUr- |
|
ale+ |
~ Ar ˁalā عَلَى [#ˁlw] üzeri, üst, üzere (edat) < Ar ˁalā عَلَا yüksek idi, üstte idi, yüzdü |
|
alegori |
~ Fr allégorie simgesel anlatı ~ EYun allēgoría αλληγορία başka türlü söyleme, başka şey ima etme § EYun állos άλλος başka (<< HAvr *h₂el- (*al-) öte, başka ) + EYun agoreúō αγορεύω konuşmak, söylemek +ia |
|
alelade |
~ Ar ˁalā'l-ˁāda(t) عَلَى العادة adet üzere, alışılmış surette |
|