aidat |
~ Ar ˁāˀidāt عائدات [#ˁwd çoğ.] gelirler < Ar ˁāˀida(t) عائدة [fāˁila(t) t.] gelir, rant, bir yatırımdan geri gelen < Ar ˁāda عَادَ geri geldi |
|
AİDS |
~ İng AIDS [abb.] bulaşıcı bir hastalık ☼ (İlk kullanım: 1982 US Centers for Disease Control.) < İng Acquired Immune Deficiency Syndrome Edinilmiş Bağışıklık Eksikliği Sendromu |
|
aikido |
~ Jap aikidō 合気道 «güç uyumu yöntemi», bir Japon döğüş tekniği ☼ (İlk kullanım: Morihei Ueşiba, Jap. üstad (1883-1969)) § Jap ai birleştirme, uyum + Jap ki güç + Jap dō yöntem, teknik |
|
aile |
< Ar ˁiyāl عائلة [#ˁwl fiˁāl çoğ.] bir kişinin bakmakla yükümlü olduğu kişiler, hane halkı < Ar ˁāla عال geçimini sağladı, besledi, baktı |
|
ait |
~ Ar ˁāˀid عَائِد [#ˁwd fāˁil fa.] 1. dönen, geri gelen, gelir, 2. taalluk eden, ilgisi olan < Ar daˁ عَادَ geri geldi, avdet etti |
|
ajan |
[ Ahmed Mithat, <1900] ~ Fr agent iş yapan, görevli, vekil << Lat agens < Lat agere, act- yapmak, eylemek +ent° → aksiyon Not: “Gizli görev yapan” anlamı Fr agent secret (a.a.) deyiminden türemiştir. 16.06.2015 |
|
ajanda |
~ Fr agenda gündem, günlük işler defteri ~ Lat agenda [n. çoğ.] yapılacak şeyler < Lat agendus yapılacak < Lat agere, act- yapmak, eylemek +end° |
|
ajans |
~ Fr agence vekâlet, vekillik kurumu, aracı kuruluş ~ Lat agentia a.a. < Lat agere, act- yapmak, eylemek +entia |
|
ajitasyon |
~ Fr agitation 1. hafakan, helecan, 2. kışkırtma, tahrik etme < Lat agitare [den.] yapalamak, kararsız ve sürekli yapmak +(t)ion < Lat actus yapılan şey, eylem |
|
ajur |
~ Fr ajour «ışıklık», dantel ve nakış işinde delik < Fr jour gün, gün ışığı |
|
ak |
<< ETü āk beyaz, özellikle at rengi |
|